Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.


وَأَمَّا الْجِدَارُ فَكَانَ لِغُلَامَيْنِ يَتِيمَيْنِ فِي الْمَدِينَةِ وَكَانَ تَحْتَهُ كَنزٌ لَّهُمَا وَكَانَ أَبُوهُمَا صَالِحًا فَأَرَادَ رَبُّكَ أَنْ يَبْلُغَا أَشُدَّهُمَا وَيَسْتَخْرِجَا كَنزَهُمَا رَحْمَةً مِّن رَّبِّكَ وَمَا فَعَلْتُهُ عَنْ أَمْرِي ذَلِكَ تَأْوِيلُ مَا لَمْ تَسْطِع عَّلَيْهِ صَبْرًا ﴿٨٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve emmâ el cidâru fe kâne li gulâmeyni yetîmeyni fî el medîneti ve kâne tahte-hu kenzun lehumâ ve kâne ebû-humâ sâlihan fe erâde rabbu-ke en yeblugâ eşudde-humâ ve yestahricâ kenze-humâ rahmeten min rabbi-ke ve mâ fealtu-hu an emrî zâlike te'vîlu lem testı' aleyhi sabran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve emmâ el cidâru ve duvar ise
fe kâne böylece ... idi
li gulâmeyni iki (erkek) çocuğa ait, iki (erkek) çocuğun
yetîmeyni iki yetim
fî el medîneti şehirde
ve kâne ve idi, vardı
tahte-hu onun altında
kenzun hazine, define
lehumâ ikisinin, ikisine ait, onlara ait
ve kâne ve idi
ebû-humâ ikisinin babası, onların babası
sâlihan salih (kimse)
fe erâde bu sebeple diledi, istedi
rabbu-ke senin Rabbin
en yeblugâ ikisinin erişmesini, ulaşmasını
eşudde-humâ onların en kuvvetli çağı, gençlik çağı
ve yestahricâ ve ikisinin çıkarması
kenze-humâ ikisinin definesi
rahmeten bir rahmet olarak
min rabbi-ke senin Rabbinden
ve mâ fealtu-hu ve onu ben yapmadım
an emrî kendi emrimden, kendi isteğimle
zâlike işte bu
te'vîlu te'vîl, yorum, izah
şey(ler)
lem testı' sen güç yetiremedin
aleyhi ona
sabran sabırlı olma

Ve duvar ise şehirde iki yetim (erkek) çocuğa aitti. Onun altında, onlara ait bir define vardı. Ve onların babası salih (bir kimse) idi. Bu sebeple Rabbin, o ikisinin gençlik çağına erişmesini ve Rabbinden bir rahmet olarak, defineyi çıkarmalarını istedi. Ve ben, onu kendi emrim ile (kendi isteğimle) yapmadım (Allah’ın emriyle yaptım). İşte bu, sabırlı olmaya güç yetiremediğin şeylerin (olayların) yorumudur.

KEHF SURESİ 82. Ayeti Kadri Çelik Meali

“Duvar ise, şehirde iki öksüz çocuğundu, altında onlara ait bir define vardı ve babaları da salih biriydi. Rabbin onların erginlik çağına ulaşmalarını ve Rabbinden bir rahmet olarak hazinelerini çıkarmalarını istedi. Ben bunu, kendi işim (özel görüşüm) olarak yapmadım. İşte bu, senin hakkında sabretmeye güç yetiremediğin şeylerin yorumudur!”

Kadri Çelik