KEHF SURESİ 9. Ayeti Süleyman Ateş Meali
Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.
أَمْ حَسِبْتَ أَنَّ أَصْحَابَ الْكَهْفِ وَالرَّقِيمِ كَانُوا مِنْ آيَاتِنَا عَجَبًا ﴿٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
em
hasibte
enne
ashâbe el kehfi
ve er rakîmi
kânû
min âyâti-nâ
acaben
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
em | yoksa, veya |
hasibte | sen sandın |
enne | ... olduğunu |
ashâbe el kehfi | kehf (mağara) ehli (mağarada bulunanlar) |
ve er rakîmi | ve Rakîm |
kânû | oldular |
min âyâti-nâ | âyetlerimizden |
acaben | acayip, garip olan |
Yoksa sen, Ashabel Kehf ve Rakîm’in, bizim acayip âyetlerimizden biri olduğunu mu sandın?
KEHF SURESİ 9. Ayeti Süleyman Ateş Meali
Yoksa sen, sadece Kehf ve Rakim sâhiplerinin bizim şaşılacak âyetlerimizden olduklarını mı sandın? (onlardan başka çok daha acâip âyetlerimiz vardır. Arzı yeşertip sonra kurutmamız da şaşılacak âyetlerimizden değil midir?)
Süleyman Ateş