Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.


آتُونِي زُبَرَ الْحَدِيدِ حَتَّى إِذَا سَاوَى بَيْنَ الصَّدَفَيْنِ قَالَ انفُخُوا حَتَّى إِذَا جَعَلَهُ نَارًا قَالَ آتُونِي أُفْرِغْ عَلَيْهِ قِطْرًا ﴿٩٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

atû-nî zubera el hadîdi hattâ izâ sâvâ beyne es sadafeyni kâle infuhû hattâ izâ ceale-hu nâran kâle âtû-nî ufrig aleyhi kıtran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
atû-nî bana verin, getirin
zubera el hadîdi demir parçaları
hattâ izâ oluncaya kadar, olunca
sâvâ müsavi, aynı seviye
beyne es sadafeyni iki dağın arası
kâle infuhû üfleyin, körükleyin dedi
hattâ ...'e kadar, oluncaya kadar
izâ ceale-hu onu yaptığı zaman
nâran ateş (hali)
kâle dedi
âtû-nî bana verin, getirin
ufrig boşaltacağım, dökeceğim
aleyhi onun üzerine
kıtran erimiş bakır

“Bana demir parçaları getirin. İki dağın arası aynı seviye olunca üfleyin (körükleyin).” dedi. Onu ateş haline koyunca, “Bana erimiş bakır getirin, onun üzerine dökeceğim.” dedi.

KEHF SURESİ 96. Ayeti İbni Kesir Meali

Bana demir kütleleri getirin. Bunlar iki dağın arasını doldurunca; körükleyin, dedi. Nihayet o, bir ateş haline gelince; bana erimiş bakır getirin de üzerine dökeyim, dedi.

İbni Kesir