KEHF SURESİ 97. Ayeti Muhammed Esed Meali
Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.
فَمَا اسْطَاعُوا أَن يَظْهَرُوهُ وَمَا اسْتَطَاعُوا لَهُ نَقْبًا ﴿٩٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
femâstâû (fe mâ istâû)
en yazherû-hu
ve mâstetâû (mâ istetâû)
lehu
nakben
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
femâstâû (fe mâ istâû) | böylece, artık güçleri yetmez |
en yazherû-hu | ona zahir olmaya (üstün gelmeye), onu aşmaya |
ve mâstetâû (mâ istetâû) | ve muktedir olamazlar, güçleri yetmez |
lehu | onu |
nakben | delmek |
Artık ona zahir olmaya (onu aşmaya) güçleri yetmez ve onu delmeye muktedir olamazlar.
KEHF SURESİ 97. Ayeti Muhammed Esed Meali
Ve böylece (set inşa edilmiş oldu, öyle ki) artık onların düşmanları ne onu aşabilirlerdi ne de onda gedik açabilirlerdi.
Muhammed Esed