LOKMÂN SURESİ 10. Ayeti Ömer Öngüt Meali
Mekke döneminde inmiştir. 34 âyettir. Sûre, adını 12. ve 13. âyetlerde anılan Hz. Lokmân’dan almıştır.
خَلَقَ السَّمَاوَاتِ بِغَيْرِ عَمَدٍ تَرَوْنَهَا وَأَلْقَى فِي الْأَرْضِ رَوَاسِيَ أَن تَمِيدَ بِكُمْ وَبَثَّ فِيهَا مِن كُلِّ دَابَّةٍ وَأَنزَلْنَا مِنَ السَّمَاء مَاء فَأَنبَتْنَا فِيهَا مِن كُلِّ زَوْجٍ كَرِيمٍ ﴿١٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
halaka
es semâvâti
bi gayri
amedin
teravne-hâ
ve elkâ
fî el ardı
ravâsiye
en temîde
bi-kum
ve besse
fî-hâ
min
kulli
dâbbetin
ve enzelnâ
min es semâi
mâen
fe
enbetnâ
fî-hâ
min
kulli
zevcin
kerîmin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
halaka | halketti, yarattı |
es semâvâti | semalar, gökler |
bi gayri | olmadan, olmaksızın |
amedin | direk(ler) |
teravne-hâ | onu görüyorsunuz |
ve elkâ | ve attı, yerleştirdi, oluşturdu |
fî el ardı | arzda, yeryüzünde |
ravâsiye | sabit ve yüksek dağlar |
en temîde | sarsar diye (sarsmasın diye) |
bi-kum | sizin için |
ve besse | ve üretip yaydı |
fî-hâ | orada |
min | ...'den, ...'dan |
kulli | her, hepsi |
dâbbetin | yürüyen hayvan |
ve enzelnâ | ve biz indirdik |
min es semâi | semadan, göklerden |
mâen | su |
fe | böylece |
enbetnâ | nebat (bitki) yetiştirdik |
fî-hâ | orada |
min | ...'den, ...'dan |
kulli | her, hepsi |
zevcin | eş, çift |
kerîmin | kerim, güzel, çok, ikram edilen |
Gökleri, gördüğünüz gibi direksiz olarak yarattı ve sizi sarsar (sarsmasın) diye sabit ve yüksek dağlar oluşturdu. Orada her çeşit yürüyen hayvandan üretip yaydı. Ve gökten su indirdik, böylece orada her kerim (ikram edilmiş) bitkiden çift yetiştirdik.
LOKMÂN SURESİ 10. Ayeti Ömer Öngüt Meali
O, gökleri görebildiğiniz bir direk olmaksızın yarattı. Yere de sizi sarsmasın diye sağlam ve yüksek dağlar koydu ve orada her çeşit canlıları yaydı. Gökten su indirdik ve orada her güzel çiftten bitirdik.
Ömer Öngüt