Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.


وَإِذْ أَوْحَيْتُ إِلَى الْحَوَارِيِّينَ أَنْ آمِنُواْ بِي وَبِرَسُولِي قَالُوَاْ آمَنَّا وَاشْهَدْ بِأَنَّنَا مُسْلِمُونَ ﴿١١١﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve iz evhaytu ilâ el havâriyyîne en âminû bî ve bi resûlî kâlû âmennâ veşhed (ve işhed) bi enne-nâ muslimûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve iz evhaytu ve vahyettiğim zaman
ilâ el havâriyyîne havârilere
en âminû bî bana iman etmelerini
ve bi resûlî ve Resûl'üme
kâlû dediler
âmennâ biz iman ettik, âmenû olduk, Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı diledik
veşhed (ve işhed) ve şahid ol
bi enne-nâ bizim... olduğumuza
muslimûne müslümanlar, Allâh'a (cc.) teslim olanlar

Ve havarilere; “Bana ve Resûl'üme îmân edin.” diye vahyettiğim zaman, onlar da “Îmân ettik ve bizim (Hakk'a) teslim olduğumuza şahid ol.” demişlerdi.

MÂİDE SURESİ 111. Ayeti Ahmet Tekin Meali

Hani temiz giyimli, iyi niyetli istikamet sahibi olanlara, havârilere:
'Bana ve Rasulüme iman edin' diye ilham etmiştim. Onlar:
'İman ettik. Bizim İslâm’ı yaşayan müslümanlar olduğumuza, İslâm dininde sebat edeceğimize şâhit ol' demişlerdi.

Ahmet Tekin