MÂİDE SURESİ 2. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ لاَ تُحِلُّواْ شَعَآئِرَ اللّهِ وَلاَ الشَّهْرَ الْحَرَامَ وَلاَ الْهَدْيَ وَلاَ الْقَلآئِدَ وَلا آمِّينَ الْبَيْتَ الْحَرَامَ يَبْتَغُونَ فَضْلاً مِّن رَّبِّهِمْ وَرِضْوَانًا وَإِذَا حَلَلْتُمْ فَاصْطَادُواْ وَلاَ يَجْرِمَنَّكُمْ شَنَآنُ قَوْمٍ أَن صَدُّوكُمْ عَنِ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ أَن تَعْتَدُواْ وَتَعَاوَنُواْ عَلَى الْبرِّ وَالتَّقْوَى وَلاَ تَعَاوَنُواْ عَلَى الإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَاتَّقُواْ اللّهَ إِنَّ اللّهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ ﴿٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
yâ eyyuhâ | ey! |
ellezîne âmenû | yaşarken Allah'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler |
lâ tuhıllû | size helâl kılınmadı, helal saymayın, saygısızlık yapmayın |
şeâire allâhi | Allah'ın şeriatları, şartları, hükümleri |
ve lâ | ve değil, olmaz, olmamak, yapmamak |
eş şehre el harâme | haram ay,hürmet edilen,yasak edilen ay |
ve lâ | ve değil, olmaz, olmamak, yapmamak |
el hedye | kurbanlık hayvanlar |
ve lâ | ve değil, olmaz, olmamak, yapmamak |
el kalâide | boyunları bağlı kurbanlık develer |
ve lâ | ve değil, olmaz, olmamak, yapmamak |
âmmîne | eminliğine, güvenliğine, güvenirliğine |
el beyte el harâme | hürmet edilen ev, yasakların uygulandığı ev (Beyt el Harâm, Kâbe) |
yebtegûne | isterler |
fadlan | fazıl |
min rabbi-him | Rabb'lerinden |
ve rıdvânen | ve rıza |
ve izâ | ve o zaman, ...olduğu zaman |
haleltum | ihramdan çıktınız |
fastâdû (fe istâdû) | artık avlanın |
ve lâ yecrîmenne-kum | ve sakın size curum yaptırmasın, sakın sizi suça sevk etmesin |
şeneânu | kin |
kavmin | bir kavim, topluluk |
en saddû-kum | sizi alıkoymaları |
an(i) el mescidi el harâmi | Mescidi Haram'dan |
en ta'tedû | zulmetmenize, haddi aşmanıza, hakka tecavüz etmenize |
ve teâvenû | ve yardımlaşın |
alâ el birri | birr üzerine, iyilik üzerine |
ve et takvâ | ve takva |
ve lâ teâvenû | ve yardımlaşmayın |
alâ el ismi | günah üzerine |
ve el udvâni | ve düşmanlık |
ve ittekû allâhe | ve Allah'a (c.c.) karşı takvâ sahibi olun |
inne allâhe | muhakkak ki Allah (c.c.) |
şedîdu el ıkâbi | azabı şiddetli |
Ey âmenû olanlar (Allah’a ulaşıp teslim olmayı dileyenler)! Allah’ın (koyduğu) şeriat hükümlerine, Haram ay’a, (hediye olarak Kâbe’ye gönderilen) kurbanlıklara, gerdanlıklı (boyunları bağlı) kurbanlık develere, Rabb’lerinden bir fazl ve (O’nun) rızasını isteyerek, Beyt-el Haram’a gelenlerin güvenliğine saygısızlık etmeyin. Ve ihramdan çıktığınız zaman avlanabilirsiniz. Sizi Mescid-il Haram’dan alıkoymalarından (çevirmelerinden) dolayı bir kavme beslediğiniz kin, sakın sizi haddi aşmaya sevk etmesin. Birr ve takva üzerine yardımlaşın. Günah ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Allah’a karşı takvâ sahibi olun. Muhakkak ki Allah ikâbı (azâbı) şiddetli olandır.
MÂİDE SURESİ 2. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ey imân edenler! Allah Teâlâ'nın ahkâm-ı şer'iyesine ve haram olan aya ve Harem'e gönderilen kurbana ve gerdanlıklı kurban hayvanlarına Rablerinden fazl ve rıdvan talebinde bulunarak Beyt-i Harâm'a gelmek kasdinde bulunanlara tecavüzü helâl addetmeyiniz. İhramdan çıktığınız zaman artık avlanabilirsiniz. Sizi Mescid-i Haram'dan men etmiş olduklarından dolayı bir kavime olan öfkelenmeniz sizi sakın tecavüze sevketmesin. Ve birr ve takvâ üzere yardımlaşınız ve günah ve adâvet üzere yardımlaşmayınız. Ve Allah Teâlâ'dan korkunuz, şüphe yok ki, Allah Teâlâ'nın azabı pek şiddetlidir.
Ömer Nasuhi Bilmen