MÂİDE SURESİ 33. Ayeti Ali Ünal Meali
Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.
إِنَّمَا جَزَاء الَّذِينَ يُحَارِبُونَ اللّهَ وَرَسُولَهُ وَيَسْعَوْنَ فِي الأَرْضِ فَسَادًا أَن يُقَتَّلُواْ أَوْ يُصَلَّبُواْ أَوْ تُقَطَّعَ أَيْدِيهِمْ وَأَرْجُلُهُم مِّنْ خِلافٍ أَوْ يُنفَوْاْ مِنَ الأَرْضِ ذَلِكَ لَهُمْ خِزْيٌ فِي الدُّنْيَا وَلَهُمْ فِي الآخِرَةِ عَذَابٌ عَظِيمٌ ﴿٣٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
innemâ | ancak |
cezâû | ceza |
ellezîne yuhâribûne | o harp edenler, savaşanlar |
allâhe ve resûle-hu | Allâh (cc.) ve O'nun Resulu ile |
ve yes'avne fî el ardı | ve yeryuzunde çalışırlar |
fesâden | fesad - bozgun |
en yukattelû | öldürülmeleri |
ev yusallebû | veya asılmaları |
ev tukattaa eydî-him | veya ellerinin kesilmesi |
ve erculu-hum | ve ayaklarının |
min hılâfin | çaprazdan |
ev yunfev | veya sürülmeleri |
min el ardı | o yerden |
zâlike lehum | bu onların |
hızyun fî ed dunyâ | dünyada bir rezillik |
ve lehum fî el âhırati | ve onlar için âhirette vardır |
azâbun azîmun | büyük azap |
Allah ve O’nun Resûl'ü ile harp edenlerin ve yeryüzünde fesat ve bozgunculuk çıkarmaya çalışanların cezası, ancak öldürülmeleri veya asılmaları ya da ellerinin ve ayaklarının çapraz kesilmesi veya bulundukları yerden sürülmeleridir. Bu onların dünyadaki rezilliğidir. Ve ahirette ise, onlara “büyük azap” vardır.
MÂİDE SURESİ 33. Ayeti Ali Ünal Meali
Allah’a ve Rasûlü’ne karşı fiilî savaş açan ve (Allah ve Rasûlü’nün ahkâmına fiilî muhalefet ile terör estirme, adam öldürme, can ve mal güvenliğini yok etme, soygunculukta bulunma gibi) aktif ve silahlı eylemlerle yeryüzünde bozgunculuk yapanların cezası: (suçlarının durumuna ve şartlara göre) öldürülmeleri veya asılmaları veya ellerinin ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi veya sürgüne ya da hapse gönderilmeleridir. Bu ceza, onların dünyadaki rüsvaylığıdır; Âhiret’te ise onlar için çok büyük bir azap vardır.
Ali Ünal