Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.


فَمَن تَابَ مِن بَعْدِ ظُلْمِهِ وَأَصْلَحَ فَإِنَّ اللّهَ يَتُوبُ عَلَيْهِ إِنَّ اللّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ ﴿٣٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe men tâbe min ba'di zulmi-hi ve aslaha fe inne allâhe yetûbu aleyhi inne allâhe gafûrun rahîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe men tâbe artık kim tövbe ederse (kişinin mürşid önünde tövbesi)
min ba'di zulmi-hi yaptığı zulumden, haksızlıktan sonra
ve aslaha ve ıslah oldu, düzeldi
fe inne allâhe o taktirde muhakkak ki Allâh (c.c.)
yetûbu aleyhi onun tövbesini kabul eder
inne allâhe muhakkak ki Allâh (cc.)
gafûrun mağfiret eden, günahları sevaba çeviren
rahîmun rahmet eden, rahmet nurunu gönderen

Artık kim, yaptığı zulümden sonra tövbe ederse ve ıslâh olursa, o taktirde, muhakkak ki Allah onun tövbesini kabul eder. Muhakkak ki Allah, Gafur’dur, Rahîm’dir.

MÂİDE SURESİ 39. Ayeti Ahmet Tekin Meali

Kim, bu haksız fiilinden, zulmünden sonra, muhakeme edilmeden önce tevbe eder, hırsızlık etmekten vazgeçerek, çaldığı malları sahibine iade edip, Allah’a itaate yönelir, ıslah-ı nefs eder, din ve dünya işlerini, sosyal ilişkilerini düzelterek yaşarsa, şüphesiz Allah onun tevbesini kabul eder. Allah çok bağışlayıcı, engin merhamet sahibidir.

Ahmet Tekin