Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.


قُلْ يَا أَهْلَ الْكِتَابِ هَلْ تَنقِمُونَ مِنَّا إِلاَّ أَنْ آمَنَّا بِاللّهِ وَمَا أُنزِلَ إِلَيْنَا وَمَا أُنزِلَ مِن قَبْلُ وَأَنَّ أَكْثَرَكُمْ فَاسِقُونَ ﴿٥٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kul yâ ehle el kitâbi hel tenkımûne min-nâ illâ en âmennâ bi allâhi ve mâ unzile ileynâ ve mâ unzile min kablu ve enne eksere-kum fâsıkûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kul de, söyle
yâ ehle el kitâbi ey Kitab ehli, kitab sahipleri
hel mi?, mı?
tenkımûne çekemiyorsunuz, beğenmiyorsunuz
min-nâ bizden, bizi
illâ ancak, sadece ...'den başka
en âmennâ âmenû olmamız (iman etmemiz)
bi allâhi Allâh'a (cc.)
ve mâ unzile ileynâ ve bize indirilen şeye
ve mâ unzile ve indirilene
min kablu önceden, daha önce
ve enne ve muhakkak ki
eksere-kum sizin çoğunuz
fâsıkûne fâsıklar

Onlara şöyle söyle: “Ey Kitap ehli! Bizi, sadece Allah’a, bize indirilene ve daha önce indirilene îmân etmemizden dolayı mı çekemiyorsunuz? Ve muhakkak ki sizin çoğunuz fâsıklarsınız.”

MÂİDE SURESİ 59. Ayeti Seyyid Kutub Meali

De ki; «Ey Kitap Ehli, bizden hoşlanmamanızın sebebi Allah'a, bize indirilen kitaba ve daha önce indirilmiş olan kitaplara inanmamız ve de çoğunuzun fasık, yoldan çıkmış kimseler olmanız değil midir?

Seyyid Kutub