MÂİDE SURESİ 65. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.
وَلَوْ أَنَّ أَهْلَ الْكِتَابِ آمَنُواْ وَاتَّقَوْاْ لَكَفَّرْنَا عَنْهُمْ سَيِّئَاتِهِمْ وَلأدْخَلْنَاهُمْ جَنَّاتِ النَّعِيمِ ﴿٦٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve lev enne
ehle el kitâbi
âmenû
vettekav (ve ittekav)
le keffernâ
an-hum seyyiâti-him
ve le edhalnâ-hum
cennâti en naîmi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve lev enne | ve şayet, eğer olsa |
ehle el kitâbi | kitap ehli, kitap sahipleri |
âmenû | âmenû oldular, yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı dilediler |
vettekav (ve ittekav) | ve takvâ sahibi oldular |
le keffernâ | elbette örttük |
an-hum seyyiâti-him | onlardan günahlarını |
ve le edhalnâ-hum | ve elbette onları, dahil ettik koyduk |
cennâti en naîmi | Naîm cennetleri |
Eğer Kitap Ehli, âmenû olup (Allah’a ulaşmayı dileyip), takva sahibi olsalardı, elbette onların günahlarını örterdik ve onları mutlaka Naîm cennetlerine koyardık.
MÂİDE SURESİ 65. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Keşke ehl-i kitap iman edip, Allah’a sığınıp, emirlerine yapışsa, günahlardan arınıp, azaptan korunsa, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davransa, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olsa, takvâ esaslarını benimsese, biz onların kusurlarını siler, bağışlar, onları nimetleri bol cennetlere koyardık.
Ahmet Tekin