Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.


لَقَدْ أَخَذْنَا مِيثَاقَ بَنِي إِسْرَائِيلَ وَأَرْسَلْنَا إِلَيْهِمْ رُسُلاً كُلَّمَا جَاءهُمْ رَسُولٌ بِمَا لاَ تَهْوَى أَنْفُسُهُمْ فَرِيقًا كَذَّبُواْ وَفَرِيقًا يَقْتُلُونَ ﴿٧٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

lekad ehaznâ mîsâka benî isrâîle ve erselnâ ileyhim rusulen kullemâ câe-hum resûlun bimâ lâ tehvâ enfusu-hum ferîkan kezzebû ve ferîkan yaktulûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
lekad ehaznâ andolsun ki biz aldık
mîsâka benî isrâîle İsrailoğulları'ndan mîsâk
ve erselnâ ileyhim ve onlara gönderdik
rusulen resuller, elçiler
kullemâ câe-hum onlara her gelişinde
resûlun bir resul
bimâ şey ile, dolayısıyla, sebebiyle
lâ tehvâ enfusu-hum onların nefislerinin hevalarına uymayan
ferîkan bir kısmını
kezzebû yalanladılar
ve ferîkan ve bir kısmını
yaktulûne öldürdüler

Andolsun ki Biz, İsrailoğulları’ndan misak aldık ve onlara resûller gönderdik. Onlara her resûl gelişinde, nefislerinin hevâlarına uymadığından dolayı, bir kısmını yalanladılar ve bir kısmını da öldürdüler.

MÂİDE SURESİ 70. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali

Yemin olsun ki biz, İsrailoğullarının kesin sözlerini almış da onlara resuller göndermiştik. Ne zaman bir resul onlara nefislerinin hoşlanmadığı birşeyi getirdiyse bir kısmını yalanladılar; bir kısmını da öldürüyorlardı.

Yaşar Nuri Öztürk