Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.


وَحَسِبُواْ أَلاَّ تَكُونَ فِتْنَةٌ فَعَمُواْ وَصَمُّواْ ثُمَّ تَابَ اللّهُ عَلَيْهِمْ ثُمَّ عَمُواْ وَصَمُّواْ كَثِيرٌ مِّنْهُمْ وَاللّهُ بَصِيرٌ بِمَا يَعْمَلُونَ ﴿٧١﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve hasibû ellâ tekûne fitnetun fe amû ve sammû summe tâbe allâhu aleyhim summe amû ve sammû kesîrun min-hum ve allâhu basîrun bi-mâ ya'melûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve hasibû ve hesab ettiler, sandılar
ellâ tekûne fitnetun bir fitne olmayacağını
fe böylece
amû ve sammû kör oldular ve sağır oldular
summe tâbe allâhu sonra Allâh (cc.) tövbelerini kabul etti
aleyhim onların
summe sonra
amû ve sammû kör oldular ve sağır oldular
kesîrun min-hum onlardan bir çoğu
ve allâhu basîrun ve Allâh (cc.) en iyi gören
bi-mâ şeyleri
ya'melûne onlar yapıyorlar

Ve yaptıklarının bir fitne olmayacağını sandılar böylece kör ve sağır (hakkı görmez ve işitmez) oldular. Sonra, Allah onların tövbesini kabul etti. Sonra yine onlardan bir çoğu kör ve sağır oldular. Ve Allah, onların yaptıklarını en iyi görendir.

MÂİDE SURESİ 71. Ayeti Ali Ünal Meali

Böyle davranmakla bir karışıklık çıkmayacak, başlarına mihnet ve musibet gelmeyecek zannederek (gerçeğe ve ikazlara karşı) kör ve sağır kesildiler. Sonra Allah, onlara tevbe nasip etti ve tevbelerini de kabul buyurdu; ama bunun ardından pek çoğu itibariyle yine kör ve sağır kesildiler. Allah, ne yapıp ettiklerini hakkıyla görmektedir.

Ali Ünal