Medine döneminde inmiştir. 120 âyettir. Sûre, adını 112. ve 114. âyetlerde yer alan “mâide” (sofra) kelimesinden almıştır.


قُلْ أَتَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللّهِ مَا لاَ يَمْلِكُ لَكُمْ ضَرًّا وَلاَ نَفْعًا وَاللّهُ هُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ ﴿٧٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kul e ta'budûne min dûni allâhi mâ lâ yemliku lekum daran ve lâ nef'an ve allâhu huve es semîu el alîmu
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kul de, söyle
e mi?
ta'budûne kul oluyorsunuz
min dûni allâhi Allâh'tan (cc.) başka
mâ lâ yemliku birşeye malik olmayan
lekum size
daran bir zarar
ve lâ nef'an ve bir fayda vermeyen
ve allâhu ve Allâh (cc.)
huve o
es semîu en iyi işiten
el alîmu en iyi bilen

De ki; “Allah’tan başka, size zarar ve fayda (yarar) vermeye gücü yetmeyen (malik olmayan) şeylere mi kul oluyorsunuz?” Ve Allah, O, en iyi işitendir, en iyi bilendir.

MÂİDE SURESİ 76. Ayeti Suat Yıldırım Meali

De ki: Siz Allah’tan başka, size ne zarar, ne de fayda vermeye gücü yetmeyen âciz mahluklara mı ibadet ediyorsunuz? Halbuki hakkıyla işiten ve bilen yalnız Allah’tır.

Suat Yıldırım