MERYEM SURESİ 29. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Mekke döneminde inmiştir. 98 âyettir. Bazı tefsir bilginlerine göre 58 ve 71. âyetler Medine döneminde inmiştir. Sûre, Meryem’in, oğlu İsa’yı nasıl dünyaya getirdiğini anlattığı için bu adla anılmıştır.
فَأَشَارَتْ إِلَيْهِ قَالُوا كَيْفَ نُكَلِّمُ مَن كَانَ فِي الْمَهْدِ صَبِيًّا ﴿٢٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe
eşârat
ileyhi
kâlû
keyfe
nukellimu
men kâne
fî el mehdi
sabiyyen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | böylece, bunun üzerine |
eşârat | işaret etti |
ileyhi | ona, onu |
kâlû | dediler |
keyfe | nasıl |
nukellimu | biz konuşuruz |
men kâne | olan kimse |
fî el mehdi | beşikte |
sabiyyen | sabi, bebek |
Bunun üzerine, onu (çocuğu) işaret etti. (Onlar) dediler ki: “Beşikte olan bir sabi (bebek) ile biz nasıl konuşuruz?”
MERYEM SURESİ 29. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Meryem oruçlu olduğundan konuşmayıp, çocuğu işaret etti (ona sorun gibisinden). . . "Kundaktaki bebekle ne konuşabiliriz ki!" dediler.
Ahmed Hulusi