MERYEM SURESİ 42. Ayeti Edip Yüksel Meali
Mekke döneminde inmiştir. 98 âyettir. Bazı tefsir bilginlerine göre 58 ve 71. âyetler Medine döneminde inmiştir. Sûre, Meryem’in, oğlu İsa’yı nasıl dünyaya getirdiğini anlattığı için bu adla anılmıştır.
إِذْ قَالَ لِأَبِيهِ يَا أَبَتِ لِمَ تَعْبُدُ مَا لَا يَسْمَعُ وَلَا يُبْصِرُ وَلَا يُغْنِي عَنكَ شَيْئًا ﴿٤٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
iz kâle
li ebî-hi
yâ
ebeti
lime
ta'budu
mâ lâ yesmau
ve lâ yubsıru
ve lâ yugnî an-ke
şey'en
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
iz kâle | dedi, demişti |
li ebî-hi | babasına |
yâ | ey |
ebeti | babacığım |
lime | niçin |
ta'budu | kul oluyorsun, tapıyorsun |
mâ lâ yesmau | işitmeyen şey |
ve lâ yubsıru | ve görmeyen |
ve lâ yugnî an-ke | ve sana faydası olmayan |
şey'en | şey, bir şey |
İbrâhîm (A.S), babasına dedi ki: “Ey babacığım! İşitmeyen ve görmeyen ve sana hiçbir (şekilde bir) şeyle faydası olmayanlara niçin tapıyorsun?”
MERYEM SURESİ 42. Ayeti Edip Yüksel Meali
Babasına, 'Babacığım, işitmeyen, görmeyen ve sana bir yararı dokunmayan şeylere niye tapıyorsun,' demişti.
Edip Yüksel