Mekke döneminde inmiştir. 98 âyettir. Bazı tefsir bilginlerine göre 58 ve 71. âyetler Medine döneminde inmiştir. Sûre, Meryem’in, oğlu İsa’yı nasıl dünyaya getirdiğini anlattığı için bu adla anılmıştır.


قَالَ أَرَاغِبٌ أَنتَ عَنْ آلِهَتِي يَا إِبْراهِيمُ لَئِن لَّمْ تَنتَهِ لَأَرْجُمَنَّكَ وَاهْجُرْنِي مَلِيًّا ﴿٤٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kâle e râgıbun ... (... an) ente an âlihetî yâ ibrâhîmu lein lem tentehi le ercumenne-ke ve uhcur-nî meliyyen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kâle dedi
e râgıbun ... (... an) rağbet etmiyor musun (kıymet vermiyor musun)
ente sen
an âlihetî ilâhlarımdan, ilâhlarıma
yâ ibrâhîmu ey İbrâhîm
lein eğer
lem tentehi sen vazgeçmezsin
le ercumenne-ke mutlaka seni taşlarım
ve uhcur-nî ve benden uzaklaş, benden ayrıl
meliyyen uzun müddet

(İbrâhîm (A.S)’ın babası şöyle) dedi: “Ey İbrâhîm! Sen, benim ilâhlarıma rağbet etmiyor musun (kıymet vermiyor musun)? Eğer sen, (bundan) vazgeçmezsen mutlaka seni taşlarım ve uzun müddet benden uzaklaş.”

MERYEM SURESİ 46. Ayeti Ali Bulaç Meali

(Babası) Demişti ki: "İbrahim, sen benim ilahlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer (bu tutumuna) bir son vermeyecek olursan, andolsun, seni taşa tutarım; uzun bir süre benden uzaklaş, (bir yerlere) git."

Ali Bulaç