MUHAMMED SURESİ 16. Ayeti Tefhim-ul Kuran Meali
Medine döneminde inmiştir. 38 âyettir. Sûre, adını Peygamber Efendimizin, ikinci âyette geçen adından almıştır. Sûre, ayrıca yirminci âyette geçen “el-Kıtâl” kelimesinden dolayı “Kıtâl sûresi”, diye de anılmaktadır.
وَمِنْهُم مَّن يَسْتَمِعُ إِلَيْكَ حَتَّى إِذَا خَرَجُوا مِنْ عِندِكَ قَالُوا لِلَّذِينَ أُوتُوا الْعِلْمَ مَاذَا قَالَ آنِفًا أُوْلَئِكَ الَّذِينَ طَبَعَ اللَّهُ عَلَى قُلُوبِهِمْ وَاتَّبَعُوا أَهْوَاءهُمْ ﴿١٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve min-hum | ve onlardan |
men | kimse, kişi |
yestemiu | işitir, dinler |
ileyke | seni |
hattâ | hatta, ... olunca |
izâ haracû | çıktıkları zaman |
min indi-ke | senin yanından |
kâlû | dediler |
li ellezîne | onlara |
ûtû | verildiler |
el ilme | ilim |
mâzâ | ne |
kâle | dedi, söyledi |
ânifen | az önce, biraz önce |
ulâike | işte onlar |
ellezîne | onlar ki |
tabaa allâhu | Allah mühürledi |
alâ kulûbi-him | onların kalplerinin üzerini, kalblerini |
vettebeû (ve ittebeû) | ve tâbî oldular |
ehvâe-hum | kendi hevalarına, heveslerine |
Ve seni dinleyenlerden bir kısmı, senin yanından çıktıkları zaman, kendilerine ilim verilenlere: “Biraz önce (O) ne dedi?” dediler. İşte onlar, Allah’ın, kalplerini mühürledikleri kişilerdir ve onlar hevalarına tâbî olanlardır.
MUHAMMED SURESİ 16. Ayeti Tefhim-ul Kuran Meali
Onlardan kimi gelip seni dinler. Nitekim yanından çıkıp gittikleri zaman, kendilerine ilim verilenlere derler ki: «O biraz önce ne söyledi?» İşte onlar; Allah, onların kalplerini damgalamıştır ve onlar kendi heva (istek ve tutku)larına uymuşlardır.
Tefhim-ul Kuran