Medine döneminde inmiştir. 38 âyettir. Sûre, adını Peygamber Efendimizin, ikinci âyette geçen adından almıştır. Sûre, ayrıca yirminci âyette geçen “el-Kıtâl” kelimesinden dolayı “Kıtâl sûresi”, diye de anılmaktadır.


وَلَوْ نَشَاء لَأَرَيْنَاكَهُمْ فَلَعَرَفْتَهُم بِسِيمَاهُمْ وَلَتَعْرِفَنَّهُمْ فِي لَحْنِ الْقَوْلِ وَاللَّهُ يَعْلَمُ أَعْمَالَكُمْ ﴿٣٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lev neşâu le eraynâ-ke-hum fe le arafte-hum bi sîmâ-hum ve le ta'rifenne-hum fî lahni el kavli vallâhu ya'lemu a'mâle-kum
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lev ve eğer
neşâu biz dileriz
le elbette, mutlaka
eraynâ-ke-hum onları sana gösterdik
fe böylece, o zaman
le elbette, mutlaka, muhakkak
arafte-hum onları tanıdın
bi sîmâ-hum simalarıyla, simalarından
ve le ta'rifenne-hum ve onları mutlaka tanırsın
fî lahni el kavli sözlerdeki gizli mânâ, ima
vallâhu ve Allah
ya'lemu bilir
a'mâle-kum sizin amelleriniz

Ve eğer biz dileseydik, onları sana mutlaka gösterirdik. O zaman sen onları simalarından muhakkak tanırdın. Ve sen onları mutlaka sözlerinin imasından da tanırsın. Ve Allah sizin amellerinizi bilir.

MUHAMMED SURESİ 30. Ayeti Diyanet İşleri (eski) Meali

Eğer dileseydik, Biz onları sana gösterirdik; sen de onları yüzlerinden tanırdın. And olsun ki sen, onları konuşmalarından da tanırsın; Allah işlediklerinizi bilir.

Diyanet İşleri (eski)