Mekke döneminde inmiştir. 30 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “el-Mülk” kelimesinden almıştır.


تَكَادُ تَمَيَّزُ مِنَ الْغَيْظِ كُلَّمَا أُلْقِيَ فِيهَا فَوْجٌ سَأَلَهُمْ خَزَنَتُهَا أَلَمْ يَأْتِكُمْ نَذِيرٌ ﴿٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

tekâdu temeyyezu min el gayzi kullemâ ulkiye fî-hâ fevcun seele-hum hazenetu-hâ e lem ye'ti-kum nezîrun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
tekâdu az kalsın, neredeyse
temeyyezu çatlayacak, parçalanacak
min el gayzi öfkeden
kullemâ her defasında
ulkiye atılır
fî-hâ onun içine, oraya
fevcun bölük, grup
seele-hum onlara sordu
hazenetu-hâ onun bekçileri
e mi?
lem ye'ti-kum size gelmedi
nezîrun nezir, uyarıcı

(Cehennem) nerede ise öfkesinden çatlayacak gibi olur. Oraya herbir grup atılışında onun (cehennemin) bekçileri onlara: “Size nezir (uyarıcı) gelmedi mi?” diye sordu.

MULK SURESİ 8. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

(8-9) Az kalır ki, (cehennem) öfkesinden dolayı parçalansın, her ne vakit, içine bir tâife atılınca onlara cehennem bekçileri sormuş olurlar ki: «Sizlere bir korkutucu (Peygamber) gelmedi mi?» Derler ki: «Evet.. Muhakkak ki bize bir korkutucu (peygamber) geldi, fakat biz tekzîp ettik ve dedik ki: «Allah bir şey indirmemiştir.» «Siz başka değil, ancak büyük bir sapıklık içindesiniz.»

Ömer Nasuhi Bilmen