Mekke döneminde inmiştir. 30 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “el-Mülk” kelimesinden almıştır.


قَالُوا بَلَى قَدْ جَاءنَا نَذِيرٌ فَكَذَّبْنَا وَقُلْنَا مَا نَزَّلَ اللَّهُ مِن شَيْءٍ إِنْ أَنتُمْ إِلَّا فِي ضَلَالٍ كَبِيرٍ ﴿٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kâlû belâ kad câe-nâ nezîrun fe kezzebnâ ve kulnâ mâ nezzele allâhu min şey'in in (...illâ) entum (in) ...illâ dalâlin kebîrin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kâlû dediler
belâ bilâkis, evet
kad ... olmuştu
câe-nâ bize geldi
nezîrun bir nezir, uyarıcı
fe kezzebnâ fakat biz yalanladık
ve kulnâ ve biz dedik
mâ nezzele indirmedi
allâhu Allah
min şey'in bir şey
in (...illâ) ancak
entum siz
(in) ...illâ ancak
içinde
dalâlin dalâlet
kebîrin büyük

Onlar (cehenneme atılanlar) dediler ki: “Evet, bize nezir gelmişti. Fakat biz onu yalanladık ve Allah hiçbir şey indirmemiştir, siz ancak büyük bir dalâlet içindesiniz, dedik.”

MULK SURESİ 9. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

(8-9) Az kalır ki, (cehennem) öfkesinden dolayı parçalansın, her ne vakit, içine bir tâife atılınca onlara cehennem bekçileri sormuş olurlar ki: «Sizlere bir korkutucu (Peygamber) gelmedi mi?» Derler ki: «Evet.. Muhakkak ki bize bir korkutucu (peygamber) geldi, fakat biz tekzîp ettik ve dedik ki: «Allah bir şey indirmemiştir.» «Siz başka değil, ancak büyük bir sapıklık içindesiniz.»

Ömer Nasuhi Bilmen