56 ve 57. âyetler hariç Mekke döneminde inmiştir. 85 âyettir. Sûre, adını 28. âyette geçen “mü’min” kelimesinden almıştır.. Ayrıca sûre, Allah’ın sıfatlarından biri olan ve 3. âyette geçen “ğâfir” kelimesinden dolayı “Ğâfîr sûresi” diye de anılmaktadır. “Ğâfir”, bağışlayan demektir.


وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا رُسُلًا مِّن قَبْلِكَ مِنْهُم مَّن قَصَصْنَا عَلَيْكَ وَمِنْهُم مَّن لَّمْ نَقْصُصْ عَلَيْكَ وَمَا كَانَ لِرَسُولٍ أَنْ يَأْتِيَ بِآيَةٍ إِلَّا بِإِذْنِ اللَّهِ فَإِذَا جَاء أَمْرُ اللَّهِ قُضِيَ بِالْحَقِّ وَخَسِرَ هُنَالِكَ الْمُبْطِلُونَ ﴿٧٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lekad erselnâ rusulen min kabli-ke min-hum men kasasnâ aleyke ve min-hum men lem naksus aleyke ve mâ kâne li resûlin en ye'tiye bi âyetin illâ bi izni allâhi fe izâ câe emru allâhi kudıye bi el hakkı ve hasira hunâlike el mubtılûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lekad ve andolsun ki
erselnâ biz gönderdik
rusulen resûller
min kabli-ke senden önce
min-hum onlardan
men kim, kimse
kasasnâ (kıssa ettik) anlattık
aleyke sana
ve min-hum ve onlardan
men kim, kimse
lem naksus (kıssa etmedik) anlatmadık
aleyke sana
ve mâ kâne ve değildir, olmaz, olamaz
li için
resûlin bir resûl
en ye'tiye getirmesi
bi âyetin bir âyeti
illâ olmadan
bi izni allâhi Allah'ın izni ile
fe izâ olduğunda, o zaman
câe geldi
emru allâhi Allah'ın emri
kudıye hükmedilir, hükmedilmiş olur
bi el hakkı hak ile
ve hasira ve hüsrana uğradı (uğramışlardır)
hunâlike orada
el mubtılûne bâtılı isteyenler

Ve andolsun ki senden önce (de) resûller gönderdik. Onlardan bir kısmını sana anlattık ve bir kısmını sana anlatmadık. Allah’ın izni olmadan bir resûlün âyet getirmesi olamaz. Artık Allah’ın emri geldiği zaman hak ile hükmedilmiş olur. Ve bâtılı isteyenler, orada hüsran uğramışlardır.

MU'MİN SURESİ 78. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Andolsun ki, senden evvel de peygamberler gönderdik. Onlardan bir kısmının kıssasını sana bildirmiştik ve onlardan sana kıssasını bildirmediklerimiz de vardır ve bir peygamber için Allah'ın izni olmadıkça bir mûcize getirmek (kabil) olamaz. Allah'ın emri gelince de hak ile hükmolunmuş olur ve bâtılı ihtiyar etmiş olanlar ise o zaman hüsrâna uğramıştır.

Ömer Nasuhi Bilmen