MU'MİNÛN SURESİ 111. Ayeti Cemal Külünkoğlu Meali
Mekke döneminde inmiştir. 118 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “el-Mü’minûn” kelimesinden almıştır. “el-Mü’minûn”, mü’minler demektir.
إِنِّي جَزَيْتُهُمُ الْيَوْمَ بِمَا صَبَرُوا أَنَّهُمْ هُمُ الْفَائِزُونَ ﴿١١١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
in-nî
cezeytu-hum
el yevme
bimâ
saberû
enne-hum
hum
el fâizûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
in-nî | muhakkak ki ben |
cezeytu-hum | onların mükâfatları, karşılığı |
el yevme | bugün |
bimâ | dolayısıyla, sebebiyle, dolayı |
saberû | sabrettiler |
enne-hum | muhakkak ki onlar |
hum | onlar |
el fâizûne | kurtuluşa erenler |
Muhakkak ki Ben, onlar sabırlarından dolayı kurtuluşa erenler olduğundan, bugün onlara mükâfatlarını verdim.
MU'MİNÛN SURESİ 111. Ayeti Cemal Külünkoğlu Meali
(109-111) “Hani vaktiyle kullarımın bir bölümü: ‘Ey Rabbimiz! Biz sana inandık, bizi bağışla, bize merhamet et, sen merhamet edenlerin en hayırlısısın!' diye dua ediyordu. Siz ise onlarla alay ediyordunuz. Bu yaptıklarınız size beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmeleri sebebiyle, bugün ben onları mükâfatlandırdım. Şüphesiz onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.”
Cemal Külünkoğlu