MU'MİNÛN SURESİ 82. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 118 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “el-Mü’minûn” kelimesinden almıştır. “el-Mü’minûn”, mü’minler demektir.
قَالُوا أَئِذَا مِتْنَا وَكُنَّا تُرَابًا وَعِظَامًا أَئِنَّا لَمَبْعُوثُونَ ﴿٨٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
kâlû
e izâ mitnâ
ve kunnâ
turâben
ve izâmen
e
innâ
le meb'ûsûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kâlû | dediler |
e izâ mitnâ | öldüğümüz zaman mı |
ve kunnâ | ve biz olduk |
turâben | toprak |
ve izâmen | ve kemik |
e | mi? |
innâ | muhakkak, gerçekten |
le meb'ûsûne | mutlaka beas edilenler, yeniden diriltilenler |
“Öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuz zaman mı? Gerçekten, mutlaka biz beas mı edileceğiz (yeniden mi diriltileceğiz)?” dediler.
MU'MİNÛN SURESİ 82. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Dediler ki: Sahi biz, ölüp de bir toprak ve kemik yığını haline gelmişken, mutlaka yeniden diriltileceğiz öyle mi?
Harun Yıldırım