Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.


ثُمَّ إِنَّ رَبَّكَ لِلَّذِينَ عَمِلُواْ السُّوءَ بِجَهَالَةٍ ثُمَّ تَابُواْ مِن بَعْدِ ذَلِكَ وَأَصْلَحُواْ إِنَّ رَبَّكَ مِن بَعْدِهَا لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ ﴿١١٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

summe inne rabbe-ke lillezîne (li ellezîne) amilû es sûe bi cehâletin summe tâbû min ba'di zâlike ve aslahû inne rabbe-ke min ba'di-hâ le gafûrun rahîmun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
summe sonra
inne muhakkak ki
rabbe-ke senin Rabbin
lillezîne (li ellezîne) o kimseler için, o kimselere
amilû es sûe kötü amel, kötülük yaptılar
bi cehâletin cehaletle, cahillikle, bilmeyerek
summe sonra
tâbû tövbe ettiler
min ba'di zâlike bundan sonra, bunun arkasından
ve aslahû ve ıslâh oldular (nefsi ıslâh edici amel yaptılar)
inne muhakkak ki
rabbe-ke senin Rabbin
min ba'di-hâ ondan sonra
le gafûrun elbette, mutlaka gafurdur, mağfiret edendir
rahîmun rahmet edendir, rahmet nuru gönderendir

Sonra muhakkak ki senin Rabbin, cahillikle kötülük yapıp, sonra bunun arkasından tövbe edip ıslâh olanlar (nefslerini tezkiye edenler) için, ondan sonra mutlaka Gafur’dur (mağfiret edendir) ve Rahîm'dir (rahmet nuru gönderendir).

NAHL SURESİ 119. Ayeti Ali Ünal Meali

Ancak şurası bir gerçek ki senin Rabbin, kötülüğü bir an yanılıp da nefsine mağlûp olarak veya yaptığının günah olduğunu henüz bilmeden işleyip, sonra da çabucak (veya yaptığının günah olduğunu öğrenir öğrenmez) hemen vazgeçerek tevbe eden ve yolunu, davranışlarını düzeltenlerin yanındadır. Hiç şüphesiz senin Rabbin, (bu tür bir davranış karşısında) elbette çok bağışlayandır; (Kendisi’ne tevbe ile yönelen kullarına karşı hususî) rahmeti pek bol olandır.

Ali Ünal