Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.


إِنَّ إِبْرَاهِيمَ كَانَ أُمَّةً قَانِتًا لِلّهِ حَنِيفًا وَلَمْ يَكُ مِنَ الْمُشْرِكِينَ ﴿١٢٠﴾


NAHL SURESİ 120. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

inne ibrâhîme kâne ummeten kâniten lillâhi (li allâhi) hanîfen ve lem yeku min el muşrikîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
inne muhakkak ki
ibrâhîme İbrahim
kâne oldu, ... idi
ummeten bir ümmet
kâniten kanitin olan, yönelen
lillâhi (li allâhi) Allah'a, Allah için
hanîfen hanif olarak (tek Allah'a inanan)
ve lem yeku ve olmadı
min el muşrikîne müşriklerden

Muhakkak ki İbrâhîm (a.s), Allah’a hanif (tek Allah’a inanan) olarak kanitin olan (yönelen) bir ümmet idi. Ve o, müşriklerden olmadı.

NAHL SURESİ 120. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Şüphesiz İbrahim, Allah’a itaat eden, hakka yönelen bir önder idi. Allah’a ortak koşanlardan değildi.

Diyanet İşleri

Şüphe yok ki İbrâhim, tek başına bir ümmetti, Allah'a itâat ederdi dâimâ, doğruydu ve müşriklerden değildi.

Abdulbaki Gölpınarlı

İbrahim, gerçekten Hakk'a yönelen, Allah'a itaat eden bir önder idi; Allah'a ortak koşanlardan değildi.

Adem Uğur

Muhakkak ki İbrahim bir ümmet idi. . . Allâh'a itaatkârdı. . . Hanîf'ti (Allâh yanı sıra tanrı kabul etmeyen). . . (O), müşriklerden (Allâh'a ortak koşanlardan) olmadı.

Ahmed Hulusi

İbrâhim gerçekten Hakka ve tevhide yönelen, Allah’a boyun eğip itaat eden, uzun uzun kıyamda durarak namaz kılan, sorumluluk şuuruyla görevini yerine getiren saygılı, tutkun, teşkilatlı, yetişmiş, uzman cemaatlere, uzman müesseselere bedel, hayrı öğreten, benimsenecek eşsiz bir önderdi. Hiçbir zaman, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında, Allah’a ortak koşan, gizli şirki yaşayan, başka otoriteler de kabul eden müşriklerden olmadı.

Ahmet Tekin

Doğrusu İbrahim Allah'a boyun eğmiş, dosdoğru çizgideki bir ümmetti. Müşriklerden değildi.

Ahmet Varol

Gerçek şu ki, İbrahim (tek başına) bir ümmetti; Allah'a gönülden yönelip itaat eden bir muvahhiddi ve o müşriklerden değildi.

Ali Bulaç

Gerçekten İbrahîm hak dinine yönelen, Allah’a itaat üzere bulunan, bütün hayırlı hasletleri kendisinde toplayan bir imâmdı (önderdi); ve hiç bir zaman müşriklerden olmamıştı.

Ali Fikri Yavuz

Ibrahim, suphesiz Allah'a boyun egen ve O'na yonelen bir onderdi; puta tapanlardan degildi.

Bekir Sadak

Şüphesiz ki İbrahim, Allah'a itaat (havası) içinde boyun eğen ve O'na dosdoğru yönelen, kendi başına bir ümmet idi. O, müşriklerden (Allah'a ortak koşanlardan) değildi.

Celal Yıldırım

İbrahim, şüphesiz Allah'a boyun eğen ve O'na yönelen bir önderdi; puta tapanlardan değildi.

Diyanet İşleri (eski)

İbrahim, gerçekten Hakk'a yönelen, Allah'a itaat eden bir önder idi; Allah'a ortak koşanlardan değildi.

Diyanet Vakfi

İbrahim, ALLAH'a boyun eğen, monoteist bir öncü idi. Hiç bir vakit ortak koşmadı.

Edip Yüksel

Muhakkak ki İbrahim başlı başına bir ümmet idi, tek bir hanîf olarak Allaha itaat için kıyam etmişti ve hiç bir zaman müşriklerden olmadı

Elmalılı Hamdi Yazır

Muhakkak ki, İbrahim başlı başına bir ümmet idi, tevhid inancına sahip olarak Allah'a itaat için kıyam etmişti ve asla Allah'a ortak koşanlardan olmadı.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Şüphesiz İbrahim Allah'a itaat eden, Hakk'a yönelen bir önderdi. Ve hiçbir zaman müşriklerden olmadı.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Hiç kuşkusuz İbrahim Allah'ın buyruğuna titizlikle uyan, tek Allah'a inanmış bir önderdi, O Allah'a ortak koşanlardan değildir.

Seyyid Kutub

Gerçek şu ki, İbrahim (tek başına) bir ümmetti; Tanrı'ya gönülden yönelip itaat eden bir muvahiddi ve o müşriklerden değildi.

Gültekin Onan

Hakıykaten İbrâhîm (başlı başına) bir ümmetdi; Allaha itaatkârdı, (baatıl dînlerden uzak ve) müvahhid bir müslümandı. O, (hiçbir zaman) müşriklerden olmamışdır.

Hasan Basri Çantay

Şübhe yok ki İbrâhîm, Allah’a itâat eden, Hanîf (hakka yönelmiş) olan (başlıca)bir ümmet (her hususda kendisine tâbi' olunan bir rehber) idi. Ve (o, kâfirler gibi)müşriklerden olmadı!

Hayrat Neşriyat

Muhakkak ki İbrahim; başlı başına bir ümmetti. Allah'a itaat ederdi ve bir Hanif idi. Hiç bir zaman müşriklerden olmamıştır.

İbni Kesir

Gerçek şu ki, İbrahim insana yakışan bütün erdemleri kendinde toplamasını bilen, yalan ve sahtelik taşıyan her şeyden yüz çevirerek Allah'ın iradesine yürekten bağlanıp boyun eğen biriydi; Allah'tan başkalarına tanrılık yakıştıran kimselerden değildi:

Muhammed Esed

Muhakkak ki, İbrahim (başlıca) bir ümmet idi, Allah'a muti idi, bâtıldan müteberri idi ve müşriklerden olmuş değildi.

Ömer Nasuhi Bilmen

İbrahim gerçekten Allah'a boyun eğen ve O'na yönelen bir ümmet idi. Müşriklerden değildi.

Ömer Öngüt

İbrahim, Allah’a itaatkar hanif bir önderdir. Asla müşriklerden değildir.

Şaban Piriş

Gerçekten İbrâhim, hak dine yönelen, Allah’a itaat üzere bulunan tek başına bir ümmet, bütün hayırlı halleri kendinde toplayan bir önder idi. O hiçbir zaman müşriklerden olmadı.

Suat Yıldırım

İbrâhim Allâh'ı birleyerek O'na itâ'at eden bir ümmet (her iyiliği kendinde toplayan bir önder) idi, ortak koşanlardan değildi.

Süleyman Ateş

Gerçek şu ki, İbrahim (tek başına) bir ümmetti; Allah'a gönülden yönelip itaat eden bir muvahhiddi ve o müşriklerden değildi.

Tefhim-ul Kuran

İbrahim, Allah'a itaat eden ve bâtıl inanışlardan yüzünü çevirip Allah'a yönelen başlı başına bir ümmet idi. O hiçbir zaman müşriklerden olmadı.

Ümit Şimşek

Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlı başına bir ümmet idi; bir hanîf olarak Allah'ın önünde eğiliyordu, müşriklerden değildi.

Yaşar Nuri Öztürk

Şüphe yok ki, İbrahim tek başına bir ümmetti. Allah'a itaat ederdi, daima doğruydu, Allah'tan başkalarına ilahlık yakıştıran kimselerden de değildi.

Abdullah Parlıyan

Gerçek şu ki, İbrâhim, Hakk'a yönelen, Allah'a itaat eden bir önder idi. Allah'a ortak koşanlardan değildi.

Bayraktar Bayraklı

(120-121) Hiç kuşkusuz İbrahim, yalan ve sahtelik taşıyan her şeyden yüz çevirerek Allah'ı birleyen ve O'na yürekten bağlanan bir ümmetti (Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayan bir önderdi). O, hiçbir zaman müşriklerden olmadı. O, kendisini (peygamber) seçip dosdoğru bir yola yönelten (Allah'ın) nimetlerine şükreden bir kuldu.

Cemal Külünkoğlu

Şüphesiz İbrahim (tek başına) bir ümmetti; o Allah'a itaat eden, O'na yönelen bir muvahhitti ve o müşriklerden değildi.

Kadri Çelik

Gerçekten İbrahim, selim bir kalb, dupduru bir Tevhid inancıyla Allah’a boyun eğmiş bulunan tek başına bir ümmet idi. O, hiçbir zaman müşriklerden olmadı.

Ali Ünal

Gerçekten İbrahim bir ümmetti. Allah’a itaatkârdı. Hanifdi. Müşriklerden de değildi.

Harun Yıldırım

Hiç şüphe yok ki İbrahim tüm güzellikleri kendinde toplamış başlı başına örnek bir önder, her türlü kötülükten yüz çevirip bütün varlığıyla Allah'a adanmış biriydi; fakat o, asla başkalarına ilahlık yakıştıran bir müşrik olmadı.

Mustafa İslamoğlu

Gerçek şu Kİ, İbrahim birleyerek gönülden Allah’a boyun eğen bir toplumdu. Ve asla Allah’a ortak koşanlardan değildi!

Sadık Türkmen

İbrahim, Allah'a gönülden kulluk eden, yalnızca doğruya yönelen (hanif) bir ümmetti. Aynı zamanda İbrahim hiçbir zaman müşriklerden olmadı.

İlyas Yorulmaz

Muhakkak ki İbrâhîm (a.s), Allah’a hanif (tek Allah’a inanan) olarak kanitin olan (yönelen) bir ümmet idi. Ve o, müşriklerden olmadı.

İmam İskender Ali Mihr