Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.


ادْعُ إِلِى سَبِيلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُم بِالَّتِي هِيَ أَحْسَنُ إِنَّ رَبَّكَ هُوَ أَعْلَمُ بِمَن ضَلَّ عَن سَبِيلِهِ وَهُوَ أَعْلَمُ بِالْمُهْتَدِينَ ﴿١٢٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ud'u ilâ sebîli rabbi-ke bi el hikmeti ve el mev'ızati el haseneti ve câdil-hum billetî (bi elletî) hiye ahsenu inne rabbe-ke huve a'lemu bi men dalle an sebîli-hî ve huve a'lemu bi el muhtedîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ud'u davet et, çağır
ilâ sebîli yola
rabbi-ke senin Rabbinin
bi el hikmeti hikmet ile
ve el mev'ızati ve öğüt, vaaz, nasihat
el haseneti güzel (pozitif dereceler kazandıran)
ve câdil-hum ve onlarla mücâdele et
billetî (bi elletî) onunla ki o
hiye o
ahsenu en güzel
inne muhakkak ki
rabbe-ke senin Rabbin
huve o
a'lemu en iyi bilir
bi men kimseyi, kişiyi
dalle dalâlette oldu, saptı
an sebîli-hî onun yolundan
ve huve ve o
a'lemu en iyi bilir
bi el muhtedîne hidayete eren kimseler, hidayete erenler

Rabbinin yoluna (Allah'a ulaştıran yola, Sıratı Mustakîm'e) hikmetle ve güzel (pozitif dereceler kazandıracak) öğütle davet et. Onlarla en güzel şekilde mücâdele et. Muhakkak ki senin Rabbin, O'nun yolundan (Sıratı Mustakîm'den) sapanları (dalâlete düşenleri) ve hidayete erenleri bilir.

NAHL SURESİ 125. Ayeti Muhammed Esed Meali

(Bütün insanlığı) hikmetle ve güzel öğütle Rabbinin yoluna çağır; ve onlarla en güzel, en inandırıcı yöntemlerle tartış; şüphesiz, O'nun yolundan kimin saptığını en iyi bilen senin Rabbindir; ve yine doğru yola erişenleri de en iyi bilen O'dur.

Muhammed Esed