Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.


الَّذِينَ تَتَوَفَّاهُمُ الْمَلآئِكَةُ طَيِّبِينَ يَقُولُونَ سَلامٌ عَلَيْكُمُ ادْخُلُواْ الْجَنَّةَ بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ ﴿٣٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ellezîne teteveffâ-hum el melâiketu tayyibîne yekûlûne selâmun aleykum udhulû el cennete bi-mâ kuntum ta'melûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ellezîne o kimseler, onlar
teteveffâ-hum onları vefat ettirir
el melâiketu melekler
tayyibîne hoş, en güzel, en kolay, en iyi şekilde
yekûlûne derler
selâmun selâm olsun
aleykum size
udhulû girin
el cennete cennete
bi-mâ şeyler sebebiyle, dolayısıyla
kuntum siz oldunuz
ta'melûne yapıyorsunuz

Melekler, onları tayyib (en güzel, en iyi) bir şekilde vefat ettirirler. Onlara: “Selâm üzerinize olsun. Yapmış olduğunuz (güzel, hayırlı) ameller sebebiyle cennete girin.” derler.

NAHL SURESİ 32. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

Bunlar o kimselerdir ki, Melekler ruhlarını tertemiz olarak alır ve onlara “Selam size, yaptıklarınızın karşılığı olarak cennete girin!” derler.

Abdullah Parlıyan