NAHL SURESİ 41. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.
وَالَّذِينَ هَاجَرُواْ فِي اللّهِ مِن بَعْدِ مَا ظُلِمُواْ لَنُبَوِّئَنَّهُمْ فِي الدُّنْيَا حَسَنَةً وَلَأَجْرُ الآخِرَةِ أَكْبَرُ لَوْ كَانُواْ يَعْلَمُونَ ﴿٤١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve ellezîne hâcerû
fîllâhi (fî allâhi)
min ba'di mâ
zulimû
li nubevvienne-hum
fî ed dunyâ
haseneten
ve le ecru el âhırati
ekberu
lev
kânû
ya'lemûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve ellezîne hâcerû | ve hicret edenler |
fîllâhi (fî allâhi) | Allah için, Allah yolunda |
min ba'di mâ | şeyden sonra |
zulimû | zulmedildiler, zulme maruz kaldılar |
li nubevvienne-hum | onları mutlaka ağırlamamız, yerleştirmemiz için |
fî ed dunyâ | dünya hayatında vardır |
haseneten | hasene, güzellik, iyilik, pozitif dereceler |
ve le ecru el âhırati | ve elbette ahiret mükâfatı |
ekberu | daha büyüktür |
lev | eğer, şâyet ... olsa |
kânû | oldular |
ya'lemûne | biliyorlar |
Ve zulme maruz kaldıktan sonra, Allah için (Allah yolunda) hicret edenleri, dünya hayatında mutlaka hasenelerle (güzellikler, iyilikler, güzel bir yurt) yerleştirmemiz içindir. Ve ahiret mükâfatı, elbette daha büyüktür, şâyet bilmiş olsalardı.
NAHL SURESİ 41. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Baskı, zulüm ve işkenceye uğradıktan sonra, Allah yolunda, memleketlerinden, özgürce Allah’a kulluk ve ibadet etmek, güç ve gönül birliği yapmak için hicret edenleri, dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz, devlet kurduracağız. Eğer bilmiş olsalardı, âhiretin, ebedî yurdun mükâfatı elbette daha büyüktür.
Ahmet Tekin