NAHL SURESİ 46. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali
Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.
أَوْ يَأْخُذَهُمْ فِي تَقَلُّبِهِمْ فَمَا هُم بِمُعْجِزِينَ ﴿٤٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ev
ye'huze-hum
fî tekallubi-him
fe
mâ hum
mu'cizîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ev | veya, yoksa |
ye'huze-hum | onları alır, yakalar |
fî tekallubi-him | onlar dönüp dolaşırlarken |
fe | o zaman, böylece (ve) |
mâ hum | onlar değillerdir, olmazlar |
mu'cizîne | aciz bırakanlar |
Veya onlar dönüp dolaşırlarken, Allah’ın onları yakalamasından (yakalamamasından) emin mi oldular? Ve onlar, (Allah’ı) aciz bırakamazlar.
NAHL SURESİ 46. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali
Yahut dönüp dolaşmaları sırasında kendilerini yakalamayacağından... Onlar buna engel de olamazlar.
Yaşar Nuri Öztürk