Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.


وَيَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللّهِ مَا لاَ يَمْلِكُ لَهُمْ رِزْقًا مِّنَ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ شَيْئًا وَلاَ يَسْتَطِيعُونَ ﴿٧٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve ya'budûne min dûni allâhi lâ yemliku lehum rızkan min es semâvâti ve el ardı şey'en ve lâ yestetîûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve ya'budûne ve kulluk ediyorlar, tapıyorlar
min dûni allâhi Allah'tan başka
şeye
lâ yemliku malik değil, gücü yetmez
lehum onlara, onlar için
rızkan bir rızık
min es semâvâti semalardan
ve el ardı ve yer(den), yeryüzünden
şey'en bir şey
ve lâ yestetîûne ve güçleri yetmez, yapamazlar, muktedir değildirler

Ve onlar (müşrikler), semalardan ve yeryüzünden onlara rızık olarak bir şey vermeye malik olmayan, Allah’tan başka şeylere (putlara) tapıyorlar. Ve (onlar, o putlar ki; hiçbir şeye) muktedir değildirler (güçleri yetmez).

NAHL SURESİ 73. Ayeti Ömer Öngüt Meali

Onlar Allah'ı bırakarak kendilerine göklerden ve yerden hiçbir şeyi rızık olarak vermeye sahip olmayan ve buna güçleri de yetmeyen şeylere mi tapıyorlar?

Ömer Öngüt