Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.


وَإِذَا رَأى الَّذِينَ ظَلَمُواْ الْعَذَابَ فَلاَ يُخَفَّفُ عَنْهُمْ وَلاَ هُمْ يُنظَرُونَ ﴿٨٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve izâ rae ellezîne zalemû
(ellezîne zalemû)
el azâbe fe lâ yuhaffefu an-hum ve lâ hum yunzarûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve izâ ve olduğu zaman
rae gördü
ellezîne kimseler
zalemû
(ellezîne zalemû)
zulmettiler
: (zalimler)
el azâbe azap
fe o zaman, artık
lâ yuhaffefu hafifletilmez
an-hum onlardan
ve lâ hum yunzarûne ve onlara nazar edilmez (yüzüne bakılmaz)

(Cehennemden ayrılmalarına izin verilmeyen) zalimler, azabı gördükleri zaman artık onlardan (azap) hafifletilmez. Ve onlara, nazar edilmez (yüzüne bakılmaz).

NAHL SURESİ 85. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

Yaratılış gayesi dışında yaşamaya alışanlar, azabı karşılarında bulduklarında, o azabın kendileri için hiçbir mazeretle hafifletilmeyeceğini ve kendilerine artık mühlet de verilmeyeceğini hemen anlayacaklar.

Abdullah Parlıyan