Mekke döneminde inmiştir. 128 âyettir. Sûre, adını 68. âyette geçen “en-Nahl” kelimesinden almıştır. “en-Nahl” bal arısı demektir.


وَأَوْفُواْ بِعَهْدِ اللّهِ إِذَا عَاهَدتُّمْ وَلاَ تَنقُضُواْ الأَيْمَانَ بَعْدَ تَوْكِيدِهَا وَقَدْ جَعَلْتُمُ اللّهَ عَلَيْكُمْ كَفِيلاً إِنَّ اللّهَ يَعْلَمُ مَا تَفْعَلُونَ ﴿٩١﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve evfû bi ahdi allâhi izâ ahedtum ve lâ tenkudû eymâne ba'de tevkîdi-hâ ve kad cealtum allâhe aleykum kefîlen inne allâhe ya'lemu mâ tef'alûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve evfû ve yerine getirin, ifa edin, vefa edin
bi ahdi allâhi Allah'ın ahdine (ahdini)
izâ olduğu zaman
ahedtum siz ahid yaptınız
ve lâ tenkudû ve siz bozmayın
eymâne yeminler
ba'de sonra
tevkîdi-hâ onu pekiştiriyorsunuz, onu sağlamlaştırıyorsunuz
ve kad ve olmuştu
cealtum siz kıldınız (yaptınız)
allâhe Allah
aleykum sizin üzerinize
kefîlen kefil
inne allâhe muhakkak ki Allah
ya'lemu bilir
mâ tef'alûne yaptığınız şeyleri, ne yaptığınızı

(Allah ruhunuzu, vechinizi, nefsinizi ve iradenizi teslim etme konusunda) sizinle ahdleştiği zaman Allah’ın ahdini ifa edin (yerine getirin). Onu, sağlamlaştırdıktan (hidayete erdikten ve nefsinizi tezkiye ettikten) sonra yeminleri bozmayın (ruhunuzu Allah’a ulaştırdıktan ve nefsinizi tezkiye ettikten sonra dalâlete düşmeyin). Ve siz, Allah’ı üzerinize kefil kılmıştınız (Allahû Tealâ, sizi hidayete erdirerek, ruhunuzu Kendisine ulaştırarak verdiği sözü, kefaletini yerine getirmişti). Muhakkak ki Allah, sizin ne yaptığınızı bilir.

NAHL SURESİ 91. Ayeti Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Bir de muahede ettiğinizde Allahın ahdini yerine getirin, ve sağlam sağlam ettiğiniz yeminleri bozmayın, nasıl olur ki ona Allahı kefil kılmıştınız, şüphe yok ki Allah, ne yaparsanız temamen bilir

Elmalılı Hamdi Yazır