NÂZİÂT SURESİ 46. Ayeti Şaban Piriş Meali
Mekke döneminde inmiştir. 46 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “en-Nâzi’ât” kelimesinden almıştır.
كَأَنَّهُمْ يَوْمَ يَرَوْنَهَا لَمْ يَلْبَثُوا إِلَّا عَشِيَّةً أَوْ ضُحَاهَا ﴿٤٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
keenne-hum
yevme
yeravne-hâ
lem yelbesû
illâ
aşiyyeten
ev
duhâ-hâ
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
keenne-hum | sanki onlar ..... gibi |
yevme | gün |
yeravne-hâ | onu görecekler |
lem yelbesû | kalmadılar, kalmamışlar |
illâ | ...'den başka |
aşiyyeten | akşam |
ev | veya |
duhâ-hâ | onun (günün) kuşluk vakti |
Sanki onlar, onu (kıyâmeti) görecekleri gün, sanki bir akşam veya kuşluk vaktinden başka (zamanları) kalmamış gibi olurlar.
NÂZİÂT SURESİ 46. Ayeti Şaban Piriş Meali
Onu gördükleri gün, onlar sanki, sadece bir akşam veya bir kuşluk vakti süresince (dünyada) kalmış olurlar.
Şaban Piriş