Mekke döneminde inmiştir. 93 âyettir. Sûre, adını 18. âyette yer alan “en-Neml” kelimesinden almaktadır. Neml, karınca demektir.


حَتَّى إِذَا أَتَوْا عَلَى وَادِي النَّمْلِ قَالَتْ نَمْلَةٌ يَا أَيُّهَا النَّمْلُ ادْخُلُوا مَسَاكِنَكُمْ لَا يَحْطِمَنَّكُمْ سُلَيْمَانُ وَجُنُودُهُ وَهُمْ لَا يَشْعُرُونَ ﴿١٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

hattâ izâ etev alâ vâdin nemli kâlet nemletun yâ eyyuhâ en nemlu udhulû mesâkine-kum lâ yahtımenne-kum suleymânu ve cunûdu-hu ve hum lâ yeş'urûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
hattâ sonunda, olunca
izâ olduğu zaman
etev geldiler
alâ vâdin nemli karınca vadisine
kâlet dedi
nemletun bir karınca
yâ eyyuhâ ey!
en nemlu karıncalar (topluluğu)
udhulû girin
mesâkine-kum meskenleriniz, yuvalarınız
lâ yahtımenne-kum sakın sizi ezmesin
suleymânu Süleyman
ve cunûdu-hu ve onun orduları
ve hum ve onlar
lâ yeş'urûne farkında olmazlar

Karınca vadisine geldikleri zaman bir karınca şöyle dedi: "Ey karıncalar, yuvalarınıza giriniz! Süleyman (A.S) ve onun orduları, farkında olmadan sakın sizi ezmesin."

NEML SURESİ 18. Ayeti Ali Bulaç Meali

Nihayet karınca vadisine geldiklerinde, bir dişi karınca dedi ki: "Ey karınca topluluğu, kendi yuvalarınıza girin, Süleyman ve orduları, farkında olmaksızın sizi kırıp geçmesin."

Ali Bulaç