Mekke döneminde inmiştir. 93 âyettir. Sûre, adını 18. âyette yer alan “en-Neml” kelimesinden almaktadır. Neml, karınca demektir.


فَمَكَثَ غَيْرَ بَعِيدٍ فَقَالَ أَحَطتُ بِمَا لَمْ تُحِطْ بِهِ وَجِئْتُكَ مِن سَبَإٍ بِنَبَإٍ يَقِينٍ ﴿٢٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

fe mekese gayre baîdin fe kâle ehattu bi mâ lem tuhıt bihî ve ci'tu-ke min sebein bi nebein yakînin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
fe artık, böylece, bunun üzerine
mekese bekledi (geldi)
gayre baîdin uzak olmadan, çok geçmeden
fe o zaman, böylece, ve
kâle dedi
ehattu ihata ettim (öğrendim)
bi mâ şeyi
lem tuhıt sen ihata etmedin
bihî onu
ve ci'tu-ke ve sana getirdim
min sebein Seba'dan (Sebe’den) (Yemen'de bir bölge)
bi nebein bir haber
yakînin yakîn olan, kesin olan

Çok geçmeden geldi. Ve: "Senin ihata edemediğin bir şeyi, ben ihata ettim (öğrendim). Seba’dan sana yakîn (kesin) bir haber getirdim." dedi.

NEML SURESİ 22. Ayeti Ali Bulaç Meali

Derken uzun zaman geçmeden geldi ve dedi ki: "Senin kuşatamadığın (öğrenemediğin) şeyi, ben kuşattım ve sana Saba'dan kesin bir haber getirdim."

Ali Bulaç