NEML SURESİ 28. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 93 âyettir. Sûre, adını 18. âyette yer alan “en-Neml” kelimesinden almaktadır. Neml, karınca demektir.
اذْهَب بِّكِتَابِي هَذَا فَأَلْقِهْ إِلَيْهِمْ ثُمَّ تَوَلَّ عَنْهُمْ فَانظُرْ مَاذَا يَرْجِعُونَ ﴿٢٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
izheb bi
(izheb) kitâbî hâzâ fe elkıh ileyhim summe tevelle an-hum fanzur (fe unzur) mâzâ yerciûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
(izheb) kitâbî hâzâ fe elkıh ileyhim summe tevelle an-hum fanzur (fe unzur) mâzâ yerciûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
izheb bi
(izheb) |
götür
: (git) |
kitâbî | benim kitabım, benim yazım, benim mektubum |
hâzâ | bu |
fe | o zaman, böylece |
elkıh | at, bırak |
ileyhim | onlara |
summe | sonra |
tevelle | geri dön |
an-hum | onlardan |
fanzur (fe unzur) | sonra bak |
mâzâ | ne, neye |
yerciûne | döner, dönecekler |
Bu yazımı (mektubumu) götür, böylece onlara (onu) at (ulaştır). Sonra onlardan (geri) dön, neye dönecekler (ne cevap verecekler) bak!
NEML SURESİ 28. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(27-28) "Bakalım, dedi Süleyman, doğru mu söyledin, yoksa yalancının teki misin, bunu anlayacağız. Sen şimdi şu mektubumu götür, bırak onların yanına, sonra onlardan biraz uzaklaş ve ne yapacaklarını gözle."
Suat Yıldırım