NEML SURESİ 43. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Mekke döneminde inmiştir. 93 âyettir. Sûre, adını 18. âyette yer alan “en-Neml” kelimesinden almaktadır. Neml, karınca demektir.
وَصَدَّهَا مَا كَانَت تَّعْبُدُ مِن دُونِ اللَّهِ إِنَّهَا كَانَتْ مِن قَوْمٍ كَافِرِينَ ﴿٤٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve sadde-hâ
mâ
kânet
ta'budu
min dûni allâhi
inne-hâ
kânet
min kavmin
kâfirîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve sadde-hâ | ve onu engelledi, mani oldu |
mâ | şeyler |
kânet | oldu |
ta'budu | o tapıyor |
min dûni allâhi | Allah'tan başka |
inne-hâ | muhakkak ki o |
kânet | oldu, idi |
min kavmin | kavimden |
kâfirîne | kâfirler |
Ve Allah’tan başka taptığı şeyler ona mani oldu. Muhakkak ki o, kâfirler kavmindendi.
NEML SURESİ 43. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
(42-43) Vaktâ ki (o hükümdar kadın) geldi, denildi ki, «Senin tahtın böyle midir?» Dedi ki: «Bu, sanki o. Maamafih bize ondan evvel bilgi verilmiş idi ve bizler müslümânlar olduk.» Onu Allah'ın gayrı tapar olduğu şey (İslâmiyet'ten) men etmiş idi. Şüphe yok ki o, kâfirler olan bir kavimden idi.
Ömer Nasuhi Bilmen