Mekke döneminde inmiştir. 93 âyettir. Sûre, adını 18. âyette yer alan “en-Neml” kelimesinden almaktadır. Neml, karınca demektir.


أَلَمْ يَرَوْا أَنَّا جَعَلْنَا اللَّيْلَ لِيَسْكُنُوا فِيهِ وَالنَّهَارَ مُبْصِرًا إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَاتٍ لِّقَوْمٍ يُؤْمِنُونَ ﴿٨٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

e lem yerav ennâ cealnâ el leyle li yeskunû fî-hi ve en nehâra mubsıran inne fî zâlike le âyâtin li kavmin yu'minûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
e mi?
lem yerav görmediler
ennâ nasıl
cealnâ kıldık
el leyle gece
li yeskunû sükûn bulsunlar, dinlensinler diye
fî-hi orada, onun içinde
ve en nehâra ve gündüz
mubsıran görünen, aydınlık (olan)
inne muhakkak ki
fî zâlike işte bunda vardır
le muhakkak ki, mutlaka
âyâtin âyetler, mucizeler, deliller, ibretler
li kavmin bir kavim için
yu'minûne mü'min olanlar, inananlar

Dinlensinler diye nasıl geceyi (karanlık), gündüzü (aydınlık) kıldığımızı görmediler mi? Muhakkak ki bunda inanan kavim için âyetler (ibretler, deliller) vardır.

NEML SURESİ 86. Ayeti İbni Kesir Meali

Görmediler mi ki; Biz, dinlenesiniz diye size geceyi karanlık, çalışasınız diye de gündüzü aydınlık olarak yarattık. Doğrusu bunda inanan bir kavim için ayetler vardır.

İbni Kesir