NİSÂ SURESİ 11. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.
يُوصِيكُمُ اللّهُ فِي أَوْلاَدِكُمْ لِلذَّكَرِ مِثْلُ حَظِّ الأُنثَيَيْنِ فَإِن كُنَّ نِسَاء فَوْقَ اثْنَتَيْنِ فَلَهُنَّ ثُلُثَا مَا تَرَكَ وَإِن كَانَتْ وَاحِدَةً فَلَهَا النِّصْفُ وَلأَبَوَيْهِ لِكُلِّ وَاحِدٍ مِّنْهُمَا السُّدُسُ مِمَّا تَرَكَ إِن كَانَ لَهُ وَلَدٌ فَإِن لَّمْ يَكُن لَّهُ وَلَدٌ وَوَرِثَهُ أَبَوَاهُ فَلأُمِّهِ الثُّلُثُ فَإِن كَانَ لَهُ إِخْوَةٌ فَلأُمِّهِ السُّدُسُ مِن بَعْدِ وَصِيَّةٍ يُوصِي بِهَا أَوْ دَيْنٍ آبَآؤُكُمْ وَأَبناؤُكُمْ لاَ تَدْرُونَ أَيُّهُمْ أَقْرَبُ لَكُمْ نَفْعاً فَرِيضَةً مِّنَ اللّهِ إِنَّ اللّهَ كَانَ عَلِيما حَكِيمًا ﴿١١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
yûsîkum(u) | size vasiyet eder, farz kılar |
allâhu | Allah |
fî evlâdi-kum | (sizin evlâdınız) evlâtlarınız hakkında |
li ez zekeri | erkek için |
mislu | misli, kadar, katı |
hazzı | pay |
el unseyeyni | iki kız |
fe in | fakat, eğer, ... ise |
kunne | onlar (kadınlar) ... oldu |
nisâen | kadın |
fevka | üstünde, fazla |
isneteyni | iki |
fe lehunne | o zaman onlarındır (kadınlarındır) |
sulusâ | üçte iki |
mâ terake | bırakılan şey, mal, miras |
ve in kânet | ve eğer, ... oldu ise, ... ise (varsa) |
vâhideten | bir, tek |
fe lehâ | o zaman onundur (kadınındır) |
en nısfu | yarım, yarısı |
ve li | ve .... için |
ebevey-hi | onun ebeveyni, anne ve babası |
li kulli vâhidin | her biri için |
min humâ | ikisinden |
es sudusu | altıda bir |
mimmâ (min mâ) | şeyden |
terake | terk etti, bıraktı |
in kâne | ve eğer, ... oldu ise, ... ise (varsa) |
lehu | onun |
veledun | çocuk, oğul |
fe in | fakat, eğer ... ise |
lem yekun | olmamış, olmaz (yoksa) |
lehu | onun |
veledun | çocuk, oğul |
ve varise-hû | ve onun vârisi |
ebevâ-hu | onun ebeveyni, ana babası |
fe li ummi-hi | o taktirde o zaman onun annesi içindir, annesinindir |
es sulusu | üçte biri |
fe | fakat |
in kâne | ve eğer, ... oldu ise, ... ise (varsa) |
lehu | onun |
ıhvetun | kardeşler |
fe li ummi-hi | o zaman onun annesi içindir, annesinindir |
es sudusu | altıda bir |
min ba'di | sonradan, sonra |
vasiyyetin | vasiyet |
yûsi | vasiyet yerine getirilir |
bi-hâ | onunla |
ev | veya (ve de) |
deynin | borç |
âbâu-kum | babalarınız |
ve ebnâu-kum | ve oğullarınız |
lâ tedrûne | idrak edemezsiniz, bilmezsiniz, bilemezsiniz |
eyyu-hum | onların hangisi |
akrabu | daha yakın |
lekum | iszin için, size |
nef'en | faydalı |
ferîdaten | farz olarak, farz |
minallâhi (min allâhi) | Allah'tan, Allah tarafından |
innallâhe (inne allâhe) | muhakkak ki Allah |
kâne | oldu, ...dır |
alîmen | alim, en iyi bilen |
hakîmen | hakim, hüküm ve hikmet sahibi |
Allah size, çocuklarınızın (mirası) hakkında şöyle tavsiye ediyor. Erkeğe, kadının payının iki katı, fakat, eğer kadınlar ikiden fazla iseler, o zaman terekenin (mirasın) üçte ikisi onlarındır ve eğer o (kadın) bir tek ise, o zaman yarısı onundur. Eğer ölenin çocuğu varsa, onun anne ve babasının herbiri için, bıraktığı mirasın altıda biri pay vardır. Fakat onun çocuğu yoksa ve yalnız ana-baba mirasçı oluyorsa, o taktirde, üçte biri annesinindir (geriye kalan babanındır). Fakat eğer ölenin kardeşleri de varsa, o zaman, altıda biri annesinindir. Bunlar, borcu ödenip ve de vasiyeti yerine getirildikten sonradır. Babalarınızdan ve oğullarınızdan hangisinin fayda bakımından size daha yakın olduğunu bilemezsiniz. (Belirlenen bu paylar) Allah'tan bir farzdır. Muhakkak ki Allah, Alîm’dir, Hakîm'dir.
NİSÂ SURESİ 11. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Allâh, evlatlarınız hakkında size (şöyle) vasiyet ediyor: Erkeğin payı, iki kadının payı kadardır. . . Eğer (çocuklar) ikiden fazla kadın iseler, (o takdirde) onlar için (miras bırakan) ne terk etti ise, onun üçte ikisidir; eğer (mirasçı) bir tek (kadın) ise, mirasın yarısı onundur. . . Eğer miras bırakanın (ana-babası yanı sıra) çocuğu varsa, ana-babanın her birine mirasın altıda biri verilir; şayet hiç çocuğu yok, sadece ana-babası kendisine vâris olmuşsa, (bu takdirde) anasına mirasın üçte biri düşer (babasına da kalan üçte ikisi). . . Eğer (miras bırakanın) kardeşleri varsa, anasının (miras payı), yaptığı vasiyetten ve borcundan sonra (kalanın) altıda biridir. . . Babalarınız ve oğullarınız (var). . . Mirasınıza hangileri daha lâyıktır, siz bilemezsiniz. (İşte bu yüzden bunlar) Allâh'tan bir farîza. . . Muhakkak ki Allâh Aliym'dir, Hakiym'dir.
Ahmed Hulusi