NİSÂ SURESİ 140. Ayeti Ali Ünal Meali
Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.
وَقَدْ نَزَّلَ عَلَيْكُمْ فِي الْكِتَابِ أَنْ إِذَا سَمِعْتُمْ آيَاتِ اللّهِ يُكَفَرُ بِهَا وَيُسْتَهْزَأُ بِهَا فَلاَ تَقْعُدُواْ مَعَهُمْ حَتَّى يَخُوضُواْ فِي حَدِيثٍ غَيْرِهِ إِنَّكُمْ إِذًا مِّثْلُهُمْ إِنَّ اللّهَ جَامِعُ الْمُنَافِقِينَ وَالْكَافِرِينَ فِي جَهَنَّمَ جَمِيعًا ﴿١٤٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kad | ve olmuştu |
nezzele | indirdi |
aleykum | size |
fî el kitâbi | kitapta |
en | olmak |
izâ | ...olduğu zaman |
semi'tum | siz işittiniz |
âyâti | âyetler |
allâhi | Allah |
yukferu | inkâr eder |
bi-hâ | onu |
ve yustehzeu | ve alay eder |
bi-hâ | onunla |
fe | artık, o zaman |
lâ tak'udû | oturmayın |
mea-hum | onlarla beraber |
hattâ | ...oluncaya kadar |
yahûdû | dalarlar |
fî | konuda, ...'e |
hadîsin | söz |
gayri-hî | onun dışında, ondan başka |
inne-kum | muhakkak ki siz, mutlaka siz |
izen | öyle olunca, aksi halde |
mislu-hum | onlar gibi |
inne | muhakkak |
allâhe | Allah |
câmiu | toplayan, toplayacak olan |
el munâfikîne | münâfıklar |
ve el kâfirîne | ve kâfirler |
fî | içinde, ...'de |
cehenneme | cehennem |
cemîan | hepsi |
Ve O (Allah), Kitab’da (Kur’an’da) size şöyle indirmişti: “Allah’ın âyetlerinin inkâr edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman artık, ondan başka bir söze dalıncaya kadar, onlarla beraber oturmayın. Aksi taktirde (eğer onlarla beraber oturursanız) mutlaka siz de onlar gibi olursunuz. Muhakkak ki Allah, münafıkların ve kâfirlerin hepsini cehennemde toplayacak olandır.
NİSÂ SURESİ 140. Ayeti Ali Ünal Meali
Allah, size Kitap’ta (Kur’ân’da) daha önce indirmişti: Allah’ın âyetlerinin ret ve inkâr edilip onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, bunu yapanlar başka bir söze dalıp gidinceye kadar onların yanında oturmayın. Eğer (yaptıklarına katılmadığınızı ortaya koyacak en basit bir tavır olarak oradan kalkıp gitmez de, onlarla) oturmaya devam ederseniz, siz de onlar gibisiniz demektir. Şüphesiz Allah, münafıkların ve kâfirlerin tamamını Cehennem’de bir araya getirecektir.
Ali Ünal