NİSÂ SURESİ 161. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.
وَأَخْذِهِمُ الرِّبَا وَقَدْ نُهُواْ عَنْهُ وَأَكْلِهِمْ أَمْوَالَ النَّاسِ بِالْبَاطِلِ وَأَعْتَدْنَا لِلْكَافِرِينَ مِنْهُمْ عَذَابًا أَلِيمًا ﴿١٦١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve ahzi-him | ve onların almaları |
er ribâ | riba, faiz |
ve kad | ve ... olmuş, olmuştu |
nuhû | nehy edildiler, men edildiler |
an-hu | ondan |
ve ekli-him | ve onların yemeleri |
emvâle | mallar |
en nâsi | insanlar |
bi el bâtılı | batılla, haksızlıkla |
ve a'tednâ | ve biz hazırladık |
li el kâfirîne | kâfirler için, inkâr edenler için |
min-hum | onlardan |
azâben | azap |
elîmen | elim, acıklı |
Ve (bu) ondan (ribâdan) nehyedilmiş oldukları halde ribâ (faiz) almaları ve insanların mallarını haksızlıkla yemeleri sebebiyledir. Ve onlardan kâfir olanlar için “elîm azap” hazırladık.
NİSÂ SURESİ 161. Ayeti Suat Yıldırım Meali
(160-161) Hasılı o Yahudilerden taşan bir zulüm, insanları Allah yolundan menetmeleri, kendilerine yasaklanmış olmasına rağmen faizi almaları, halkın mallarını haksızlıkla yemeleri yüzündendir ki Biz, kendilerine daha önce helâl kılınan bazı temiz nimetleri haram kıldık ve içlerinden kâfir kalanlara can yakıcı azap hazırladık.
Suat Yıldırım