NİSÂ SURESİ 165. Ayeti Ali Ünal Meali
Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.
رُّسُلاً مُّبَشِّرِينَ وَمُنذِرِينَ لِئَلاَّ يَكُونَ لِلنَّاسِ عَلَى اللّهِ حُجَّةٌ بَعْدَ الرُّسُلِ وَكَانَ اللّهُ عَزِيزًا حَكِيمًا ﴿١٦٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
rusulen | resûller, elçiler |
mubeşşirîne | müjdeleyiciler |
ve munzirîne | ve uyarıcılar |
li | için |
ellâ yekûne | olmaması |
li en nâsi | insanlar için, insanların |
alâ allâhi | Allah'a karşı |
huccetun | hüccet, delil, savunma bahanesi |
ba'de | sonra |
er rusuli | resûller |
ve kâne | ve oldu, ...dır |
allâhu | Allah |
azîzen | aziz, yüce |
hakîmen | hüküm ve hikmet sahibi |
(Onlar) müjdeleyici ve uyarıcı resûllerdir ki, insanların, resûllerden sonra Allah’a karşı (bizi uyaran ve müjdeleyen bir resûl gelmedi diye) hüccetleri (delilleri) olmasın. Ve Allah, Azîz’dir, Hakîm’dir.
NİSÂ SURESİ 165. Ayeti Ali Ünal Meali
Hepsini (iman ve salih amel karşılığında af, rahmet ve mükâfatımızla) müjdeleyiciler ve (her türlü dalâlet yollarına ve bu yolların sonuçlarına karşı) uyarıcılar olarak gönderdik; ta ki, kendilerine rasûller geldikten sonra insanların, (“Bize müjdeleyen ve uyaran bir rasûl gelmemişti ki!” diye) Allah karşısında geçerli bir mazeretleri olmasın. Şüphesiz Allah, izzet ve ululuk sahibi, her işte üstün ve mutlak galiptir; her hüküm ve icraatında pek çok hikmetler bulunandır.
Ali Ünal