Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.


إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُواْ وَظَلَمُواْ لَمْ يَكُنِ اللّهُ لِيَغْفِرَ لَهُمْ وَلاَ لِيَهْدِيَهُمْ طَرِيقاً ﴿١٦٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

inne ellezîne keferû ve zalemû lem yekun allâhu li yagfira lehum ve lâ li yehdiye-hum tarîkan
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
inne muhakkkak
ellezîne onlar, olanlar
keferû inkâr ettiler, kâfir oldular,
ve zalemû ve zulmettiler, haksızlık ettiler
lem yekun olmaz, değil
allâhu Allah
li yagfira mağfiret edecek
lehum onları
ve ve
lâ li yehdiye-hum onları hidayet edecek değil
tarîkan tarik, yol

Muhakkak ki inkâr edenleri ve zulmedenleri (başkalarını da mürşide ulaşmaktan men edip saptıranları), Allah mağfiret edecek değildir ve yola (Allah’a ulaştıran Sıratı Mustakîm’e) hidayet edecek değildir.

NİSÂ SURESİ 168. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

Hakikatleri örtbas edenleri ve varlık sebebine aykırı davrananları, Allah asla affetmeyecek ve onlara bir yolda göstermeyecektir.

Abdullah Parlıyan