NİSÂ SURESİ 176. Ayeti Muhammed Esed Meali
Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.
يَسْتَفْتُونَكَ قُلِ اللّهُ يُفْتِيكُمْ فِي الْكَلاَلَةِ إِنِ امْرُؤٌ هَلَكَ لَيْسَ لَهُ وَلَدٌ وَلَهُ أُخْتٌ فَلَهَا نِصْفُ مَا تَرَكَ وَهُوَ يَرِثُهَآ إِن لَّمْ يَكُن لَّهَا وَلَدٌ فَإِن كَانَتَا اثْنَتَيْنِ فَلَهُمَا الثُّلُثَانِ مِمَّا تَرَكَ وَإِن كَانُواْ إِخْوَةً رِّجَالاً وَنِسَاء فَلِلذَّكَرِ مِثْلُ حَظِّ الأُنثَيَيْنِ يُبَيِّنُ اللّهُ لَكُمْ أَن تَضِلُّواْ وَاللّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ ﴿١٧٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
yesteftûne-ke | senden fetva istiyorlar, soruyorlar |
kul | de, söyle |
allâhu | Allah |
yuftî-kum | size fetva veriyor, hükmünü bildiriyor |
fî el kelâleti | anne ve babası ve çocuğu olmayan kimse hakkında (dayı, amca, kardeş gibi ikinci derecede akrabaları olan kimse hakkında) |
in imruun | eğer kişi erkek ise |
heleke | helak oldu, öldü |
leyse | olmadı, yok |
lehû | onun (erkeğin) |
veledun | çocuk |
ve lehû | ve onun (erkeğin) var |
uhtun | kızkardeşi |
fe lehâ | o taktirde onundur (kadının) |
nısfu | yarısı |
mâ | şey |
terake | terketti, bıraktı |
ve huve | ve o (erkek) |
yerisu-hâ | ona (kadına) varis olur |
in | eğer, şayet, olsa, ise |
lem yekun | olmamış, yok |
lehâ | onun (kadının) |
veledun | çocuk |
fe | fakat |
in kânete | eğer iki (kadın) olursa |
isneteyni | iki (kadın) |
fe | o taktirde, o zaman |
lehumâ | o ikisinindir (iki kadının) |
es sulusâni | üçte ikisi |
mimmâ (min mâ) | şeyden |
terake | bıraktı |
ve in | ve eğer ... ise |
kânû | oldular |
ıhveten | kardeş |
ricâlen | erkek |
ve nisâen | ve kadın |
fe | o taktirde, o zaman |
li ez zekeri | erkeğindir |
mislu | misli, kadar |
hazzı | pay |
el unseyeyni | iki kadın |
yubeyyinu | açıklıyor, beyan ediyor |
allâhu | Allah |
lekum | size |
en tadıllû | sapmanız, şaşırmanız (şaşırırsınız diye) |
vallâhu | ve Allah |
bi kulli şey'in | her şeyi |
alîmun | en iyi bilen |
Senden fetva istiyorlar. De ki: Allah, kelâle (annesi, babası ve çocuğu olmayan kişi) hakkında şöyle fetva veriyor. Eğer kişinin (erkeğin) ölümünde, onun çocuğu yoksa ve kızkardeşi varsa, o taktirde bıraktığının yarısı onundur. Ve eğer onun (ölen kızkardeşin) oğlu yoksa, o (erkek kardeş), ona (kız kardeşe) varis olur. Fakat, eğer iki kızkardeşi varsa, o taktirde bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Ve eğer kadın ve erkek birçok kardeşlerse, o zaman “iki kızkardeş payı” kadarı erkeğindir. Allah, şaşırırsınız diye size beyan ediyor (açıklıyor). Allah herşeyi en iyi bilendir.
NİSÂ SURESİ 176. Ayeti Muhammed Esed Meali
Onlar senden, kendilerini aydınlatmanı isterler. De ki: "Allah, birinci dereceden mirasçı bırakmayanlar(dan kalan miras) ile ilgili kurallar konusunda (böylece) sizi aydınlatır: eğer bir erkek, çocuk bırakmadan ölürse ve bir kız kardeşi varsa, onun terekesinin yarısına kız kardeşi sahip olacaktır; kız kardeşin çocuk bırakmadan ölmesi halinde ise erkek onun mirasını alacaktır. Fakat iki kız kardeş varsa, ikisi (birlikte) onun terekesinin üçte ikisine sahip olacaklar; ve eğer erkek kardeşler ve kız kardeşler varsa, erkek iki kadının payı kadar alacak." Allah (bütün bunları) size açıklar ki sapıklığa düşmeyesiniz; Allah her şeyi bilir.
Muhammed Esed