Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.


أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ أُوتُواْ نَصِيبًا مِّنَ الْكِتَابِ يَشْتَرُونَ الضَّلاَلَةَ وَيُرِيدُونَ أَن تَضِلُّواْ السَّبِيلَ ﴿٤٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

e lem tere ilâ ellezîne ûtû nasîben min el kitâbi yeşterûne ed dalâlete ve yurîdûne en tedıllu es sebîle
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
e mi?
lem tere görmedin
ilâ ellezîne onları
ûtû verildi
nasîben nasip, hisse, pay
min el kitâbi kitaptan
yeşterûne satın alıyorlar
ed dalâlete dalâleti, sapıklığı
ve yurîdûne ve istiyorlar
en tedıllu dalâlette kalmanızı, sapmanızı
es sebîle yol

Kendilerine Kitap’tan nasip verilenleri görmedin mi? Dalâleti satın alıyorlar ve sizin de yoldan (Allah'ın yolundan) sapmanızı (dalâlete düşmenizi) istiyorlar.

NİSÂ SURESİ 44. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali

Kendilerine vahiyden bir pay verilmiş olanların onu sapıklıkla değiştirdiklerini ve sizin de yoldan çıkmanızı istediklerini görmüyor musun?

Mustafa İslamoğlu