Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.


وَلاَ تُؤْتُواْ السُّفَهَاء أَمْوَالَكُمُ الَّتِي جَعَلَ اللّهُ لَكُمْ قِيَاماً وَارْزُقُوهُمْ فِيهَا وَاكْسُوهُمْ وَقُولُواْ لَهُمْ قَوْلاً مَّعْرُوفًا ﴿٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lâ tu'tû es sufehâe emvâle-kum(u) elletî ceale allâhu lekum kıyâmen ve urzukû-hum fî-hâ ve eksû-hum ve kûlû lehum kavlen ma'rûfen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lâ tu'tû ve vermeyin
es sufehâe sefihler, aklı ermeyenler, mallarının değerini bilmeyenler
emvâle-kum(u) sizin mallarınızı
elletî o ki
ceale kıldı, yaptı
allâhu Allah
lekum sizin için, size, sizi
kıyâmen idaresinde (nizam ve emniyetini sağlamakta) vekil olarak
ve urzukû-hum onları rızıklandırın
fî-hâ onun içinden (onlarla)
ve eksû-hum ve onları giydirin
ve kûlû ve söyleyin, deyin
lehum onlar için, onlara
kavlen söz
ma'rûfen iyilikle, iyi, güzel

Ve Allah'ın, (kullanımı konusunda) sizi kaim kıldığı (vekil kıldığı) mallarınızı sefihlere vermeyiniz ve onun içinden (o mallarla) onları rızıklandırınız (besleyiniz) ve giydiriniz ve onlara güzel söz söyleyiniz.

NİSÂ SURESİ 5. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali

Allah'ın sizin için ayakta durma aracı yaptığı mallarınızı kendini bilmez beyinsizlere vermeyin, o mallar içinden onlara rızık ayırın, onları giydirin ve onlara tatlı ve işe yarar bir söz söyleyin.

Yaşar Nuri Öztürk