NİSÂ SURESİ 56. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.
إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُواْ بِآيَاتِنَا سَوْفَ نُصْلِيهِمْ نَارًا كُلَّمَا نَضِجَتْ جُلُودُهُمْ بَدَّلْنَاهُمْ جُلُودًا غَيْرَهَا لِيَذُوقُواْ الْعَذَابَ إِنَّ اللّهَ كَانَ عَزِيزًا حَكِيمًا ﴿٥٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
inne
ellezîne
keferû
bi âyâti-nâ
sevfe
nuslî-him
nâran
kullemâ
nadicet
culûdu-hum
beddelnâ-hum
culûden
gayre-hâ
li yezûkû
el azâbe
inne
allâhe
kâne
azîzen
hakîmen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
inne | muhakkak |
ellezîne | onlar, olanlar |
keferû | inkâr ettiler |
bi âyâti-nâ | âyetlerimizi |
sevfe | yakında, ileride |
nuslî-him | onları yaslayacağız, atacağız |
nâran | ateş |
kullemâ | her defasında |
nadicet | yandı, kavruldu |
culûdu-hum | onların derileri |
beddelnâ-hum | onları değiştirdik |
culûden | deriler |
gayre-hâ | ondan başkası, başka |
li yezûkû | tatmaları için |
el azâbe | azabı |
inne | muhakkak |
allâhe | Allah |
kâne | oldu, idi, ...dır |
azîzen | aziz, üstün |
hakîmen | hüküm ve hikmet sahibi |
Muhakkak ki âyetlerimizi inkâr eden kimseleri yakında ateşe atacağız. Onların derilerinin her yanışında, azabı tatmaları için onları(derilerini) başka deriler ile değiştireceğiz. Muhakkak ki Allah Azîz'dir, Hakîm'dir.
NİSÂ SURESİ 56. Ayeti Ahmed Hulusi Meali
Muhakkak ki (Esmâ'nın açığa çıkışı olan hakikatlerindeki) işaretlerimizi inkâr edenleri, ateşte yakacağız. Azabı daha fazla hissetmeleri için derileri (dışsal bağlılıkları dolayısıyla) yandıkça yerine yeni deriler (dışsallıklar) oluşturacağız. Muhakkak ki Allâh Aziyz'dir, Hakiym'dir.
Ahmed Hulusi