Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.


إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُواْ بِآيَاتِنَا سَوْفَ نُصْلِيهِمْ نَارًا كُلَّمَا نَضِجَتْ جُلُودُهُمْ بَدَّلْنَاهُمْ جُلُودًا غَيْرَهَا لِيَذُوقُواْ الْعَذَابَ إِنَّ اللّهَ كَانَ عَزِيزًا حَكِيمًا ﴿٥٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

inne ellezîne keferû bi âyâti-nâ sevfe nuslî-him nâran kullemâ nadicet culûdu-hum beddelnâ-hum culûden gayre-hâ li yezûkû el azâbe inne allâhe kâne azîzen hakîmen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
inne muhakkak
ellezîne onlar, olanlar
keferû inkâr ettiler
bi âyâti-nâ âyetlerimizi
sevfe yakında, ileride
nuslî-him onları yaslayacağız, atacağız
nâran ateş
kullemâ her defasında
nadicet yandı, kavruldu
culûdu-hum onların derileri
beddelnâ-hum onları değiştirdik
culûden deriler
gayre-hâ ondan başkası, başka
li yezûkû tatmaları için
el azâbe azabı
inne muhakkak
allâhe Allah
kâne oldu, idi, ...dır
azîzen aziz, üstün
hakîmen hüküm ve hikmet sahibi

Muhakkak ki âyetlerimizi inkâr eden kimseleri yakında ateşe atacağız. Onların derilerinin her yanışında, azabı tatmaları için onları(derilerini) başka deriler ile değiştireceğiz. Muhakkak ki Allah Azîz'dir, Hakîm'dir.

NİSÂ SURESİ 56. Ayeti Süleyman Ateş Meali

O âyetlerimizi inkâr edenleri yakında bir ateşe sokacağız, derileri piştikçe azâbı tadsınlar diye onlara başka deriler vereceğiz! Şüphesiz Allâh dâimâ üstündür, hüküm ve hikmet sâhibidir.

Süleyman Ateş