NİSÂ SURESİ 7. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Medine döneminde inmiştir. 176 âyettir. Sûre, özellikle kadın haklarından, onların hukûkî ve sosyal konumlarından bahsettiği için bu adı almıştır. “Nisâ” kadınlar demektir.
لِّلرِّجَالِ نَصيِبٌ مِّمَّا تَرَكَ الْوَالِدَانِ وَالأَقْرَبُونَ وَلِلنِّسَاء نَصِيبٌ مِّمَّا تَرَكَ الْوَالِدَانِ وَالأَقْرَبُونَ مِمَّا قَلَّ مِنْهُ أَوْ كَثُرَ نَصِيبًا مَّفْرُوضًا ﴿٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
li er ricâli
nasîbun
mimmâ (min mâ)
terake
el vâlidâni
ve el akrabûne
ve li en nisâi
nasîbun
mimmâ (min mâ)
terake
el vâlidâni
ve el akrabûne
mimmâ (min mâ)
kalle
min-hu
ev
kesura
nasîben
mefrûdan
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
li er ricâli | erkekler için vardır, erkeklere |
nasîbun | nasip, pay |
mimmâ (min mâ) | şeyden (miras, tereke) |
terake | geriye bıraktı |
el vâlidâni | ebeveyn, ana baba |
ve el akrabûne | ve akrabalar |
ve li en nisâi | ve kadınlar için vardır |
nasîbun | nasip, pay |
mimmâ (min mâ) | şeyden (miras, tereke ) |
terake | geriye bıraktı |
el vâlidâni | ebeveyn, ana baba |
ve el akrabûne | ve akrabalar |
mimmâ (min mâ) | şeyden |
kalle | az |
min-hu | ondan |
ev | veya |
kesura | çok |
nasîben | nasip, pay |
mefrûdan | farz kılınmış olan |
Ana-baba ve yakın akrabaların geriye bıraktığından (mirasından) erkekler için bir pay vardır. Ve kadınlar için de, ana-baba ve yakın akrabaların geriye bıraktığından (mirasından) bir pay vardır. Ondan (bırakılanlardan) az veya çok farz kılınmış bir paydır.
NİSÂ SURESİ 7. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Ana-baba ve akrabanın (geriye) bıraktığı maldan erkeklere pay vardır. Kadınlara da, ana-baba ve akrabanın (geriye miras olarak) bıraktığı maldan pay vardır; (geriye kalan) o malın azından da çoğundan da (varisler için) takdir edilmiş birer pay...
Ali Fikri Yavuz